Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10676
Karar No: 2017/3297
Karar Tarihi: 07.06.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/10676 Esas 2017/3297 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/10676 E.  ,  2017/3297 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;


    -KARAR-

    Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı, zilyedi olduğu 137 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespiti sırasında, yaşlılığı ve cahilliğinden faydalanan davalının zilyetlikle iktisap etmiş gibi adına tescilini sağladığını, maliki olduğu 102 ada 15, 50, 72, 81, 533 parsel, 109 ada 341 parsel, 151 ada 138 parsel, 310 ada 28 parsel sayılı taşınmazları da tarım kredisi çekeceğini belirterek tapu müdürlüğüne götürdüğünü, devir kastı olmadığı halde hile ile taşınmazların intikalini sağladığını, kendisine bedel ödenmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 137 ada 1 ve 3 parseller yönünden davanın kabulüne, diğer taşınmazlara ilişkin davada hile iddiası ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 137 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına 31.05.2007 tarihinde kadastrodan ile tescil edildiği, dava konusu 102 ada 15, 50, 72, 81, 533 parsel, 109 ada 341 parsel, 151 ada 138 parsel, 310 ada 28 parsel sayılı taşınmazların ise 07.05.2012 tarihinde satış suretiyle davalıya temlik edildiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; aldatma (hile) genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hata da yanılma hilede yanıltma söz konusudur. Borçlar Kanunu"nun ( B.K) 28/l. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK 36/1.) maddesinde açıklandığı üzere, taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse hata esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable Şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.
    Öte yandan, hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir. Hilenin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluyla da kullanılabilir.
    Ne var ki, mahkemece hüküm kurmaya yeter derecede bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme imkanı bulunmamaktadır.
    Şöyle ki; davacı taraf delil listesinde tanık deliline dayandığı halde tanık listesi bildirilmesi için süre verilmemiş, davalı tarafın bildirdiği tanıklar dinlenmemiş, çekişme konusu 137 ada 1 ve 3 nolu parsel sayılı taşınmazların tapulama tutanakları ile çekişme konusu 102 ada 15, 50, 72, 81, 533 parsel, 109 ada 341 parsel, 151 ada 138 parsel, 310 ada 28 parsel sayılı taşınmazların davalı ...’ya temlikine esas olan 07.05.2012 tarih ve 653 yevmiye sayılı resmi senet örneği dosya arasına alınmamıştır.
    Hâl böyle olunca; mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılması, aynı zamanda tanık deliline dayanan davacıya tanık listesini bildirmesi için süre tanınması, bildirilecek olan davacı tanıklarının ve bildirilmiş olan davalı tanıklarının usulüne uygun dinlenilmesi, toplanan delillerin toplanacak delillerle birlikte değerlendirilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi