Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1907 Esas 2018/4459 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1907
Karar No: 2018/4459
Karar Tarihi: 22.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1907 Esas 2018/4459 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 62/1, 63 maddeleri uyarınca silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. Temyiz edenin nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiş ve yapılan incelemede usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlenerek sanık müdafi'in temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiştir. Bu nedenle temyiz davası esastan reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 62/1, 63.
16. Ceza Dairesi         2018/1907 E.  ,  2018/4459 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9, 62/1, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığın adliye personeline sohbet veren kişi olduğuna ilişkin tanık beyanlarının hükme esas alınmaması ve bu kapsamda cezanın alt sınırdan tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 22.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.