Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/2845 Esas 2018/8032 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2845
Karar No: 2018/8032
Karar Tarihi: 20.09.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/2845 Esas 2018/8032 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/2845 E.  ,  2018/8032 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını 25.06.2012 tarihinde davalı ..."a devrettiğini belirterek, bu tasarrufların iptalini istemiştir.
    Davalı ... vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ..., daha önce davalı ..."tan satın aldığı 20 nolu parselin bedelini ödeyemeyince hem 20 nolu parseli hemde diğer parselleri üzerindeki ipotekler ile birlikte ona devrettiğini belirtmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazların ipotek alacaklıları tarafından satıldığı ve bir bedel kalmadığından bahisle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-HMK"nun 331.maddesine göre davanın konusuz kalması halinde hakim davanın açıldığı tarihteki taraflarını haklılık durumuna göre yargılama giderini takdir ve hükmeder. Öte yandan karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi gereğince davanın konusuz kalması ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce gerçekleşmesi halinde tarife
    hükümleriyle belirlenen ücretin yarısına, sonra gerçekleşmesi halinde tamamına hükmediler. Ayrıca tasarrufun iptali davalarında vekelat ücreti takip konusu alacak miktarı ile dava konusu şeyin değerinden hangisi az ise o değer üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir.
    Somut olayda, davalılar arasında tanışıklık bulunduğu gibi taşınmazlarını tapudaki satış bedilleri ile gerçek değerleri arasında bedel farkı bulunduğundan tasarrufun İİK"nun 279 ve 280 maddelerine göre iptali gerektiği dolayısı ile davalıların haksız oldukları anlaşıldığından, davacı yarararına hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmamakla beraber, ön inceleme oturumundan sonra dava konusuz kaldığından dava değerinden düşük olana takip konusu alacak miktarı üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Ne varki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenler temyiz itirazlarının kabulü hükmün 4.bendindeki "1.500,00 TL maktu" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "14.755,00 TL" nisbi ibaresinin yazılmasına kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 20.09.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.