11. Hukuk Dairesi 2016/7409 E. , 2017/2177 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Tüketici Mahkemesi’nce verilen 29/09/2015 tarih ve 2014/2895-2015/1899 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını, buna istinaden kendisinden 3.249,00 TL haksız masraf tahsil edildiğini belirterek bu bedelin iadesini talep ve dava etmiş, 18.08.2015 havale tarihli ıslah dilekçesi vererek talep sonucunu 3.899,00 TL "ye çıkarmıştır.
Davalı vekili, davacıya kredi kullandırılmadan önce sözleşme öncesi bilgi formu verildiğini, alınan masrafların usul ve yasaya aykırı olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı bankanın kredi açılırken veya yeniden yapılandırılırken yapılması mutad ve zorunlu olan masrafları isteyebileceği, zorunlu masrafların neler olduğu konusunda ispat yükünün davalı bankaya düştüğü, bunun dışında sebebi ve dayanağı açıklanmayan, içeriği somutlaştırılmayan, sözleşmede “ücret ve masraflar” başlığı altında maktuen belirlenen bir miktarın tüketiciden alınacağına dair hükmün 6502 sayılı TKHK"nın geçici 1. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 6. maddesi ile Haksız Şartlar Hakkındaki Yönetmeliğin 7. maddesi gereğince haksız şart niteliğinde bulunduğu ve bu hükmün bâtıl olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 1.000,00 TL dosya masrafı, 650,00 TL ekspertiz masrafı, 250,00 TL ipotek masrafı, 1.999,00 TL yapılandırma komisyonu olmak üzere toplam 3.899,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, işyeri kredisi sözleşmesi uyarınca tahsil edilen dosya, ekspertiz, ipotek, yapılandırma komisyon masrafının iadesine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 2"nci maddesinde, kanunun kapsamının tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar olduğu açıklanmış, 3/1-l bendinde tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde, aynı Yasa"nın 3/1-k bendinde ise tüketici; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” şeklinde tanımlanmıştır.
6102 sayılı TTK"nın 4/f bendinde ise “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının” ticari dava sayılacağı, 5/1"inci maddesinde de asliye ticaret mahkemelerinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi İşyeri Kredisi Sözleşmesi olup, tahsilat dekontlarında da kredinin türü “İşyeri Kredisi” olarak gösterilmiştir.
Görev hususu kamu düzeninine ilişkin olup, yargılamanın her safhasında re"sen gözetilmelidir. Bu itibarla, mahkemece, davacının kredi kullanımı esnasında ticari veya mesleki amaçla hareket ettiği, uyuşmazlığın bankacılık işleminden kaynaklanan ticari dava niteliğinde olduğu, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un uygulanmasını gerektirir bir hususun bulunmadığı nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 17/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.