4. Ceza Dairesi 2020/19349 E. , 2020/18762 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Somut olayda katılanların sanığa,kalbi duran başka bir hasta ile ilgilenmelerinin gerektiği ve hastası hakkında ilk müdahalenin yapıldığının belirtilerek beklenmesini istemeleri üzerine sanığın katılanı tehdit ve eylemin devamı niteliğinde kasten yaralama eylemlerinin bir bütün halinde TCK"nın 265/1. maddesinde düzenlenen zincirleme biçimde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suçun niteliğinin belirlenmesinde yanılgıya düşülerek tehdit ve kasten yaralama suçlarından cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Hakaret suçunun kamu görevlisine karşı görevinden dolayı ve kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle işlenmesi karşısında, TCK"nın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanunun 125/3-a ve c maddesindeki iki nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanık hakkında kurulan hükümlere ilişkin, sanığın “duruşma safahatına yansıyan olumsuz bir tutum ve davranışının olmaması nedeniyle” hakkında TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına karşın, daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında, TCK"nın 51/1-b maddesi gereğince "suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşup oluşmadığı" hususu değerlendirilmeden,“ sanığın geçmişi ve olayda gözlenen suç işleme eğilimi dikkate alınarak sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair mahkememizde kanaat oluşmadığından” biçimindeki kanuni olmayan ve takdiri indirim uygulamasıyla çelişkili gerekçeyle sanık hakkında TCK"nın 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
4- TCK’nın 53/1-b maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin, 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
5- Kabule göre de;
Sanığın, katılanlara yönelik “ ...hastaneyi başınıza yıkarım..” şeklindeki sözlerin, TCK"nın 106/1. maddesinin 2. cümlesi kapsamındaki sair tehdit suçunu oluşturduğu, gözetilmeden, aynı madde ve fıkranın birinci cümlesine göre mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağının gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.