20. Hukuk Dairesi 2017/2008 E. , 2017/5952 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı taraf adına ... Merkez ... mahallesi, ... mevkiinde 81/1 pafta, 582 ada 250 parselde tapuya kayıtlı bulunan 615,52 m2 arsanın 356,31 m2"sinin davacı ..."a 180 m2"sinin dava dışı ..."a 79,18 m2"sinin ise davalı tarafa ait bulunduğu, arsanın % 57.89"u davacıya ait bulunduğu, davalının ise arsa üzerinde % 12 hakkı bulunduğu, tarafların sahip oldukları bu arsa üzerinde bina inşaatı yapmak üzere ... adında kişi ile sözleşme imzaladıkları, sözleşme gereği olarak yapımcı inşaatı tamamladığında 4 daire davacıya, 1 daire davalıya, iki daire ise dava dışı arsa malikine kalacağının sözleşmede açıkça yazıldığı, sözleşme gereği yapımcı ..."a verilmesi gerekli olan bağımsız bölümlerin çoğunluğunun devir edildiği, inşaatta ki eksikler nedeniyle dava konusu edilen bu dairenin tapusunun verilmediği, ..."ın inşaatı tamamlamadan yarım bırakıp kaçtığı, geri kalan inşaatın bir kısmını diğer malikler bir kısmını da davacı müvekkilinin tamamladığı, hatta ..."ın daire aldığını iddia ederek bu bağımsız bölüm için tapu iptali ve tescil davası açtığı, yapımcıya eksik işler nedeni ile devri yapılmayan ve arsa sahipleri uhdesinde kalan ... Merkez, ... mahallesi 81 pafta, 2397 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 1. kat 7 nolu bağımsız bölümün 29/32"nin davalı adına, 3/32"sinin ise davacı adına kayıtlı bulunduğu, davacının bu taşınmazdan dört daire alması gerekirken birini işler için sattığı, 3 dairesinin kaldığını, davalının ise alması gereken bir daire iken bir dairesini aldığı, birde dava konusu 7 nolu dairenin 29/32 hissesine sahip olduğu, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla tensip ile yargılama sonuna kadar dava konusu takınmazda ki davalı hissesine ihtiyati tedbir şerhi konulması, yargılama sonunda tarafların hisseli bulunduğu ... Merkez ... mahallesi, 81 pafta, 2397 ada, 1 parsel sayılı takınmazda 1. kat 7 nolu bağımsız bölümdeki davalı hissesinin davacının arsa payı oranında iptali ile davacının hisse oranının arsa payına tekabül eden % 57.89 oranına getirilmesi istenilmiş, mahkemece; dava konusu taşınmazdaki arsa payının düzeltilmesine ilişkin dava olduğu, dava konusu taşınmazda kat irtifakı tesis edildiği, davanın niteliği gereği kat mülkiyeti yasasının kapsamına girdiği ve Kat mülkiyeti Kanununun ek 1 maddesi bu yasadan kaynaklanan her türlü anlaşmazlığın değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği, bu sebeple HMK 4/ç maddesi ve 634 sayılıKanunun Ek 1 gereğince sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiğinden her aşamada resen görev hususunun dikkate alınması gerektiğinden görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kat Mülkiyeti Kanunu 3/2 maddesinde “kat mülkiyeti ve kat irtifakı, bu mülkiyete konu olan anagayrimenkulün bağımsız bölümlerinden her birinin konum ve büyüklüklerine göre
hesaplanan değerleri ile oranlı olarak projesinde tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulur. Arsa paylarının bağımsız bölümlerin payları ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibi, arsa paylarının yeniden düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir. “ hükmü düzenlenmiştir. Bu bilgi ışığında dosyanın değerlendirmesi sonucu; davacı vekili dava dilekçesinde ; anagayrimenkulün bağımsız bölümlerinden her birinin konum ve büyüklüklerine göre hesaplanan değerleri ile oranlı olarak tahsis edilmediği iddiasında olmayıp ilgili taşınmazda arsa payı 32/ 800 pay sahipliği olan 7 nolu bağımsız bölümün % 57.89 oranının davacı adına tescili talebindedir. Dolayısıyla dava arsa payı düzeltilmesine ilişkin olmayıp arsa payı belli olan, arsa payında değişmeye neden olmayacak, taşınmazın mülkiyet paylarının iptali olduğu anlaşılmakla mahkemece davanın nitelendirilmesinde hukuki yanılgıya düşülmüştür. Dava , arsa payı belli olan taşınmazın mülkiyet paylarının iptali olduğu için mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi uygun görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 29/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.