MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında TCK"nın 157/1, 39/2, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında TCK"nın 157/1, 31/3, 62, 52/2, 50/1-a ve 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet

Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ..."in dolandırıcılık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ve suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığa ve suça sürüklenen çocuğa atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
Adli sicil kaydında tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık ... hakkında, TCK’nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Müştekinin, cep telefonunu satmak amacıyla ... caddesi üzerinde bulunan telefoncuları dolaştığını gören temyiz incelemesi dışındaki ... ve suça sürüklenen çocuk ...’in, müştekinin yanına gittikleri ve telefonu satın almak istediklerini, daha fazla fiyat vereceklerini beyan ettikleri, bunun üzerine müştekinin telefonu ...’e verdiği, ancak ...’in müştekiye para ödemediği ve birlikte yürümeye başladıkları, ...’in telefonla görüşmeye başladığı ve telefondaki şahısla tartışıyormuş gibi davranarak yavaş yavaş müştekinin yanından uzaklaştığı, suça sürüklenen çocuk ...’in de ...’in peşinden gittiği, daha sonra müştekiye ait telefonu satması için sanık ...’a teslim ettikleri, sanık ...’ın 01/06/2013 tarihinde telefonu ... iletişim isimli işletmeye satmaya çalıştığı, bahse konu işyerinin çalışanı olan ...’ın, telefonun sanık ... tarafından piyasa değerinin altında satılması üzerine durumdan şüphelendiği ve polisi aradığı, sanık ...’in bu şekilde telefonla birlikte yakalandığı şeklindeki olayda;
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ve suça sürüklenen çocuğun sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Müşteki tarafından telefonun zilyetliğin devrinin söz konusu olmaması karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 12/06/2012 tarih ve 2011/15-440 Esas ve 2012/229 Karar sayılı kararı gereğince; suça sürüklenen çocuk ...’in eyleminin TCK"nın 141/1. maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturacağı; sanık ...’ın, dolandırıcılık suçunun tamamlanmasından sonra, suçtan elde edildiğini bildiği telefonu satmaya çalışmasından ibaret eyleminin ise aynı kanunun 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ve suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın gözetilmesine, 10/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.