3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/3829 Karar No: 2018/11250 Karar Tarihi: 08.11.2018
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/3829 Esas 2018/11250 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/3829 E. , 2018/11250 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalıya ait taşınmazda kiracı olduğunu, davalıya bazen ... aracılığı ile bazen elden kira ödemesi yaptığını, davalının 2010 Temmuz ayı ile 2013 Nisan ayları arası kira bedellerinin ödenmediğinden bahisle icra takibi başlattığını, davalıya borçlu olmadığını ileri sürerek, icra takibine karşı borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Davalı; davacının kira bedellerini ödemediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacının kira bedellerinin ödendiğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 20.08.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı husunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı alacaklı 25.04.2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2010 Temmuz ayı ile 2013 Nisan ayları arası aylık 450 TL den ödenmeyen toplam 15.300 TL kira alacağının tahsilini istemiştir. ... 15. İcra Hukuk Mahkemesi" nin 2013/558 E. 949 K. Sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının borçlunun icra takibine itirazı nedeniyle icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunduğu, borçlunun ödeme savunmasında bulunduğu, alacaklının borçlunun kısmi ödemeleri sonrası 8.500 TL alacağı bulunduğunu beyan etmesi sonrasında mahkemece 8.500 TL üzerinden icra takibinin devamına karar verildiği, kararın temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı borçlu tarafından mahkemeye ibraz edilen ... dekontlarının incelenmesinden; 27.02.2013 tarihli ve Şubat kirası açıklamalı, 01.04.2013 tarihli ve Mart Kirası açıklamalı 450 TL ödemeli havalelerin 16.04.2013 tarihinde alacaklıya ödendiği ve diğer havalelerin ise iade edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu durumda; davacının ibraz ettiği dekontlar ve davalı alacaklının icra mahkemesinde beyan ettiği kısmi ödemeler dikkate alınarak, davacı kiracının icra takibi ile istenen kira bedellerinden sorumlu olduğu miktar belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.