Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6268
Karar No: 2020/49
Karar Tarihi: 13.01.2020

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/6268 Esas 2020/49 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/6268 E.  ,  2020/49 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde gereğince yapılan kadastro sırasında, ... ilçesi, ... mahallesi 122 ada 24 parsel sayılı 447,40 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe niteliği ile belgesizden 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan alanda kaldığı ve ""1 katlı binanın on yıldan beri ..."nın kullanımında olduğu" beyanlar hanesine yazılarak, Hazine adına tesbit edilmiştir.
    Davacı ... Yönetimi, taşınmazın üzerinde bulunan yapıların bir kısmının orman sınırları içinde kaldığını iddia ederek, beyanlar hanesine ekteki krokide belirttikleri kısımların orman sınırları içinde kaldığının yazılması istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece; davanın reddine, dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... mahallesi 122 ada 24 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13/05/2015 tarih, 2014/10208-2015/4107 E.K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında: ""Mahkemece her ne kadar, 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde uygulaması sırasında düzenlenen mutabakat zaptı ile kesinleşen orman kadastro sınırlarının değiştirilemeyeceği gerekçesi ile Orman Yönetiminin davasının reddine karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
    Şöyle ki; bilirkişilerce düzenlenen rapor ve krokisi taşınmazın hukukî durumu hakkında yeterli kanı uyandırmamaktadır. Yörede, ilk kez 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan orman kadastrosu ile daha sonraki yıllarda yapılan aplikasyon, 2. madde ve 2/B uygulamalarına ait haritalar ile 5831 sayılı Kanun çalışmaları sonucunda oluşturulan pafta örneği ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilmek ve ayrı ayrı gösterilmek suretiyle taşınmazın konumu belirlenmemiş; Yönetimin iddiası doğrultusunda dava konusu ek 4 parseli üzerinde bulunan binanın mutabakat krokisine göre kısmen kesinleşen orman kadastro sınırlarında kaldığı belirtilmiş ise de bunun nedeni üzerinde yeterince durulmamış, mutabakat raporu ile belirlenen orman sınırının ilk orman tahdit hattına uygun olup olmadığı, ilk orman tahdit hattının değiştirilip değiştirilmediği hususları denetlenememektedir.
    Bu nedenle, mahkemece öncelikle çekişmeli taşınmaz ve geniş çevresini gösterir orijinal kadastro paftası, 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan ilk orman kadastrosu ve sonrasında yapılan orman tahdidi, aplikasyon 2. madde, 2/B madde ve 5831 sayılı Kanun çalışmalarına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneğinin, 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde uygulaması sırasında düzenlenen mutabakat zaptının, çekişmeli parselin bulunduğu adadaki tüm parsellere ait tutanaklar ve dayanaklarının, kesinleşmiş iseler tapu kayıtlarının dosya içine alınması, daha sonra önceki bilirkişiler dışında serbest orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi ve bir harita mühendisi ile yerel bilirkişi eliyle yeniden keşif yapılarak yörede ilk kez 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan orman kadastro tutanaklarında, keza daha sonra yapılan aplikasyon tutanaklarında sözü edilen tepelerdeki nirengi noktaları, dere ve yolların kesişme noktaları, mevki isimleri, bu tutanaklarda tarif edilen kişilere ait tarlaların o tarihteki sınırları ve bu tarlaların birleştiği köşe noktaları ve benzeri sabit noktalar yerel bilirkişi yardımıyla saptanmalı ve tutanakta isimleri yazılı kişilere ait tarlaların arazi kadastrosunda kim ya da kimler adına, kaç numaralı parsel olarak tespit edildiği de belirlenerek, o parsellere ait tutanak örnekleri getirtilip bilirkişi sözleri denetlenmeli; ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin harita ve tutanaklar ile 5831 sayılı Kanun gereğince düzenlenen kadastro paftaları ve mutabakat krokisi 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B madde uygulaması hakkındaki yönetmelik ve bu Yönetmeliğin 54. maddesine göre çıkarılan teknik izahnamede tarif edilen yöntemle değişik açı ve uzaklıktaki en az 15-20 adet orman sınır noktasını gösterir şekilde çekişmeli parsele ve bu parselin geniş çevresine uygulanmalı; zeminde bulunmayan orman sınır noktaları bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi ismi ile açı ve mesafelere göre birer birer bulunup yerleri arazi kadastro paftası üzerinde işaretlenmeli; uygulamalarda ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile daha sonra yapılan aplikasyon, 2. madde ve 2/B madde uygulaması harita ve tutanaklarına göre belirlenmeli; bu haritalar aynı ölçekte birleştirilerek her bir uygulama (orman kadastrosu ile aplikasyon ve 2. uygulamaları) farklı renkte kalemlerle gösterilmeli, aynı ya da yakın hatlarda bulunan dava konusu parsel aynı harita üzerine işlenerek müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalıdır. İlk orman kadastro harita ve tutanaklarının, aplikasyon, 2/B madde harita ve tutanakları ile çelişkili olduğunun belirlenmesi halinde, tutanakların düzenlenmesinde esas alınan hava fotoğrafları ve memleket haritası ile desteklenen ilk orman kadastro tutanaklarındaki sınırlara değer verilmesi gerektiği düşünülmeli, Orman Yönetiminin iddiaları üzerinde durularak dava konusu Ek 4 parseli üzerinde bulunan binanın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalıp kalmadığı, bunun nedeni ve doğru hattın hangisi olduğu üzerinde durulmalı; 5831 sayılı Kanun çalışmaları ile kesinleşmiş orman sınırlarının değiştirilemeyeceği de gözönünde bulundurularak oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulması"" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararı sonrası yapılan yargılama neticesinde davanın reddine 122 ada 24 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, Orman Yönetimi tarafından 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitinin askı ilânında açılan taşınmazın üzerindeki binanın kısmen kesinleşen tahdit içinde kaldığı hususunun beyanlar hanesinde belirtilmesi istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında yapılan orman kadastrosu ile daha sonra 1978, 1985 ve 1987 yıllarında yapılan aplikasyon ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca Orman Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına
    13/01/2020 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi