Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18917
Karar No: 2015/3209

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/18917 Esas 2015/3209 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/18917 E.  ,  2015/3209 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kumluca 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :22.01.2014
    NUMARASI :Esas no:2012/300 Karar no:2014/49

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından, kusur belirlemesi, tedbir ve yoksulluk nafakası, ziynet alacağı, ev eşyalarına ilişkin dava, koca lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden; davalı (koca) tarafından ise boşanma davası ve fer"ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1 -Tarafların boşanma davası ve ferilerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Anayasanın 141/3. maddesi "bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermekledir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre, mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Yerel mahkeme kararında, boşanma davasının kabulüne ve davacı (kadın)"ın tazminat taleplerinin kabulüne, nafaka talebinin reddine ilişkin gerekçeler karar yerinde gösterilmemiştir. Bu nedenle gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Davacı kadının ziynet eşyası alacağı, gösterdiği diğer delillerle kanıtlanamamıştır. Ne var ki, davacı açıkça “yemin” deliline de dayandığına göre, mahkemece ziynet eşyası alacağı istemiyle ilgili olarak davacıya yemin teklif etme hakkı bulunduğu hatırlatılarak, teklif edildiği takdirde usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi (HMK.md. 227-238), gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Eşya alacağına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Davacı kadın, dava dilekçesinde Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/180 Değişik İş sayılı dosyasında tespit edilen eşyaların kadına ait olduğuna hükmedilmesini talep etmiştir. Bu talep aidiyetin tespitine ilişkindir. Davacı kadının bu konuda dava açmakta hukuki yararı olup, yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1, 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle boşanma ve eşya alacağı davaları yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre, sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 1. ve 2. bentlerde oybirliğiyle, 3. bentte ise oyçokluğuyla karar verildi.02.03.2015 (Pzt.)


    KARŞI OY YAZISI

    Davacı (kadın) daha önce müşterek evde bulunan ve Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012-180 değişik iş sayılı dosyası üzerinden tespiti yapılan eşyaların kendisine ait olduğuna hükmedilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece davacının bu talebi hukuki yararı bulunmadığından reddedilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda tespit davalarına ilişkin açık bir düzenleme yoktu. Ancak doktrinde ve Yargıtay uygulamalarında kabul edilmekteydi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 106. maddesinde tesipit davaları ile ilgili düzenleme yapılmıştır. Tespit davası, davacının bir hakkın veya hukuksal ilişkinin varlığının veya yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının tespitini istediği davadır. Eda davasına oranla istisnai bir davadır. Bu husus özellikle, tespit davası açmada davacının hukuki menfaatinin bulunup bulunmaması ile ilgilidir. Hukuki menfaat bir dava şartı olup (HMK.md.114/1/h) mahkemece kendiliğinden göz önüne alınır. Açılan tespit davası kanunda açıkça belirtilen bir tespit davası değilse mahkemenin, davacının bu davayı açmasında hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunup bulunmadığını araştırması ve karara bağlaması gerekir. Tespit davası açılabilmesi için davacının bir hakkı veya hukuki durumu güncel bir tehlike ile tehdit altında bulunmalı, bu tehdit sebebiyle hukuki durumu tehlike altında olmalı ve bu durum davacıya zarar verebilecek nitelikte bulunmalı ve cebri icraya yetki vermeyen tespit hükmü, bu tehlikeyi ortadan kaldırabilecek nitelikte bulunmalıdır. Somut olayı incelediğimizde davacı mahkemece varlığı tespit edilen ve fiilen kendisine teslim edilen bir kısım eşyaların kendisine ait olduğuna hükmedilmesini talep etmiştir. Davacı bu eşyalarının tarafına teslimi için her zaman eda davası açabilecek durumdadır. Bu hakkının veya hukuki durumunun güncel bir tehdit altında bulunduğuna ilişkin bir iddia da ileri sürülüp ispat edilebilmiş değildir. Bu sebeple davacının eda davası açma imkanı varken tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Hükmün bu bölümüne ilişkin kısmının onanması gerektiğini düşündüğüm için, sayın çoğunluğun hükmün bu yönden de bozulması yönündeki görüşüne katılmıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi