Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/9160 Esas 2014/2510 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2012
NUMARASI : 2011/113-2012/299

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı kooperatif tarafından müvekkiline Antalya ... Noterliğinden 28.11.2001 tarihli bir ihtarname gönderildiğini, daha sonra kooperatifle görüşüldüğünde müvekkilinin ihraç edildiğinin söylendiğini, oysa müvekkiline yasaya uygun şekilde ihtarların ve ihracın tebliğ edilmediğini, müvekkilinin kooperatif üyesi olduğundan beri aynı adreste yaşadığı halde usulsüz tebligat yapıldığını, müvekkilinin ihraç kararını yeni öğrendiğini, müvekkiline birikmiş ödentisinin de iade edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunun tespiti ile varsa ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif temsilcisi, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; her iki ihtarnamede ödeme süresinin yedi gün olarak belirtildiği, birinci ve ikinci ihtarnamelerde davacıya bildirilen borç miktarının farklı olduğu, davacıya verilen ödeme süresinin yasaya ve anasözleşmeye aykırı olduğu, ihtarnamelerdeki farklı bildirilen borç miktarına yönelik bir açıklama bulunmadığı, bu haliyle ihtarnamelerin ihraç için geçerli kabul edilemeyeceği ancak Kooperatifler Kanunu"nun 16/3. maddesinde ortağın ihraç kararının tebliğinden itibaren üç ay içerisinde kararın iptali için dava açmak hakkına sahip olduğu, bu süre hak düşürücü süre olduğu için mahkemece re"sen gözönüne alınması gerektiği, ihraç kararının davacıya tebliğ edildiği tarihte yürürlükte bulunan 7201 sayılı Tebligat Kanunu"un 21. maddesine göre usulüne uygun şekilde 31.05.2002 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten davanın açıldığı tarihe kadar yasada düzenlenen üç aylık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı ,davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.