Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4425 Esas 2017/9246 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4425
Karar No: 2017/9246
Karar Tarihi: 25.12.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4425 Esas 2017/9246 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, sanıkların müşteki adına sahte nüfus cüzdanı düzenleyerek, müştekiye ait ... plaka sayılı aracın satışı hususunda sahtecilik yaptıkları iddiasıyla mahkumiyet kararı verildiği belirtiliyor. Ancak, ayrı bir soruşturma kapsamında da Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan sanıkların eylemlerinin zincirleme bir şekilde resmi belgede sahtecilik suçu oluşturup oluşturmadığı araştırılmadan hüküm kurulduğu belirtiliyor. Bu nedenle, kararın bozulması ve yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Kanun maddelerine ilişkin olarak da, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin ilgili kararı ile yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca kararın bozulmasına karar veriliyor.

11. Ceza Dairesi 2017/4425 E. , 2017/9246 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanıklar hakkında, müşteki ... adına sahte nüfus cüzdanı düzenleyerek, müştekiye ait ... plaka sayılı aracın satışı hususunda, suç tarihinde Akçakoca Noterliği‘ne müracaat ederek 01.06.2010 tarih ve 2010/2629 sayılı araç satışına ilişkin vekaletnamenin düzenlenmesine sebebiyet verdiklerinin iddia ve kabul olunduğu olay dışında, Düzce ilinden çalınan ...a ait ... plaka sayılı aracın şase numarasını değiştirerek, bu araca gerçekte müştekiye ait ... sayılı sahte plakaları taktıkları ve bu plakaya uygun olarak düzenlenmiş motorlu araç trafik ve tescil belgeleri ile iş bu dosya kapsamında düzenlenen vekaletnameyi kullanarak aracın satışını sağladıkları iddiasıyla bu dosyadan ayrı yürütülen soruşturma neticesinde, Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi‘nin 2011/242 Esas sayılı dosyası kapsamında yargılama yapıldığı anlaşılmakla, mükerrer yargılamanın engellenmesi veya zincirleme suç hükümlerinin uygulanması ihtimaline binaen anılan dava dosyasının akıbeti araştırılarak aynı suç işleme kararına bağlı olarak sanıklar tarafından gerçekleştirilen eylemlerin, zincirleme biçimde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmadığı değerlendirilip, mümkünse davaların birleştirilmesi, değil ise celp edilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi ve bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına konulmasından sonra sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı ilamı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.