
Esas No: 2018/3136
Karar No: 2021/1942
Karar Tarihi: 03.03.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/3136 Esas 2021/1942 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İli ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 23 parsel sayılı 311,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kargir ev ve arsa vasfıyla, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği, irsen intikal ve taksim nedeniyle, 1/3 paylı olarak İsmail Kayalıca mirasçıları, ... mirasçıları ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 105 ada 203 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının davacının hissesi oranında iptali ile davacının hissesi oranında tapu kaydının düzeltilerek bu şekilde kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm bir kısım davalılar vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dinlenen tanık ve mahalli bilirkişilerin taraflar arasında yapılan taksimden haberdar olmadığı ve davalı tarafça dosyaya sunulan hibe sözleşmelerinde tüm mirasçıların imzasının bulunmadığı ve mirasın taksim edildiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Muris ..." nın terekesinin taraflar arasında taksim edilmediğine ilişkin kabulde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki, davalı taraf, dayandığı hibe senetleri ile senette imzası bulunan mirasçıların terekeden gelen miras paylarının kendilerine devredildiğini ileri sürmüş olup, mirasçılar arasında pay devrinin geçerli olması için tüm mirasçıların paylarını devir zorunluluğu olmadığı gibi, düzenlenen senette herkesin imzasının bulunması şartı da bulunmamaktadır. Davalılarca sunulan cevap dilekçesinde taksim iddiasına dayanılmış ise de, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 33. maddesinde yer alan ve hakimin hukuku re"sen uygulayacağına ilişkin düzenleme uyarınca, hakim, taraflarca ileri sürülen maddi vakıalar ile bağlı ise de, onların hukuki nitelendirmeleriyle bağlı değildir. Diğer bir ifade ile hakim, bir davada sadece tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve neticei taleplerle bağlı olup, dayandıkları kanun hükümleri ve onların tavsifleri ile bağlı değildir. Kanunları re"sen tatbik ederek iddia ve müdafaadaki neticei talepleri karara bağlamakla mükelleftir. Davacı tarafın senedin içeriğini ve senette bulunan imzasını inkar etmediği de dikkate alınarak, davalı tarafça delil olarak sunulan hibe senedinin miras payının devrine ilişkin olduğu değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken, usul ve yasaya uygun olmayan gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.