MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma
HÜKÜM : Hükmün açıklanması ile, TCK"nun 155/2, 62,52/2 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan Bakırköy 3.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10/11/2010 tarih ve 2008/354 E, 2010/1006 K. sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra beş yıllık denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlenmesi nedeniyle aynı esas üzerinden yeniden duruşma açılması üzerine, atılı suçtan sanığın mahkûmiyetine dair hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Müştekinin, suç tarihinde suça konu kamyonu ile İstanbul"a yük getirdiği, aracını park ettiği sırada daha önceden tanıdığı sanığın kendisinin yanına gelerek, kalacak yerinin olmadığını, izin verirse kamyonda kalmak istediğini belirtmesi üzerine müştekinin aracına ait kontak anahtarını sanığa verdiği, daha sonra sanığın araç içerisinde bulunan dvd, mp3 çalar, lcd televizyon,mp3 çalarlı oto teybi, kumanda ve bir adet kuru sıkı tabancayı alarak Aksaray iline gitmek üzere otogara geldiği, otogar polisinin şüphelenmesi üzerine sanığın eşyalarla birlikte yakalandığı, bu surette sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda;Mahkemenin 10/11/2010 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile sonuçlanan yargılamanın, yargılamadan haberdar edilmeyen müşteki ..."nın yokluğunda sürdürüldüğü, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın 5271 sayılı CMK"nun 237/1, 238 ve 260/1 maddeleri gereğince kanun yollarına başvurma hakkı bulunan müştekiye tebliğ edilmeksizin, sanığa yapılan tebligat ile yetinilerek usulsüz şekilde kesinleştirildiği görülmekle, ortada yöntemine uygun şekilde kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunmadığı gözetilmeden 5271 sayılı CMK"nun 231/11 maddesi gereğince hükmün açıklanmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-)Sincan 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/208 esas, 2013/257 karar sayılı dava dosyasından yapılan ihbar üzerine yeniden başlanılan yargılamanın, sanığın yöntemince duruşmadan haberdar edilmeden sürdürülüp hükmün açıklanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2-)Müştekinin soruşturma aşamasındaki anlatımına ve sanığın aşamalardaki savunmalarına göre, sanık ile müşteki arasında hizmet ilişkisinin bulunmadığı, müştekinin yıkaması için sanığa teslim ettiği sanığın kamyon içerisinde bulunan suça konu eşyaları müştekinin rızası olmadan alarak götürmesinden ibaret eylemin, TCK"nun 141/1. maddesine uygun ve uzlaştırma kapsamında kalan hırsızlık suçunu oluşturup oluşturmadığı karar yerinde tartışılmadan suçunu yazılı şekilde hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
3-)Henüz suçtan haberdar olmayan polis ekiplerince şüphe üzerine yakalanan sanığın, olayı itiraf edip eşyaların müştekiye eksiksiz şekilde iadesini sağlaması nedeniyle TCK"nun 168/1. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
4-)CMK"nun 324/4. maddesindeki düzenleme gözetilmeksizin 6183 sayılı yasanın 106. maddesindeki terkin tutarı olan 20 TL"den az, 8 TL yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.