11. Hukuk Dairesi 2015/14063 E. , 2017/2095 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13/05/2015 tarih ve 2014/211-2015/333 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalının müvekkili şirket ortaklığından ayrılmasından önce şirketin diğer ortağı ... tarafından şirkete ait olan ... Makinası"nın davalıya 26.02.2013 tarihinde 76.000 TL bedelli fatura ile satılarak teslim edildiğini, davalı tarafından bugüne kadar hiçbir ödeme yapılmadığını ileri sürerek 76.000 TL alacaklarının fatura düzenleme tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı şirketin eski ortağı olan müvekkilinin davacıya ait makineyi satın aldığını, satış bedeline karşılık olarak davacı şirketin kredi borcunu ödediğini, fatura bedelinden sadece 1.770,85 TL borcu kaldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalının dava tarihine kadar 55.330,45 TL, dava tarihinden sonra 20.09.2014 tarihine kadar 18.899 TL olmak üzere toplam 74.229,15 TL tutarında ödeme yaptığı, bu tarih itibariyle davacıya sadece 1.770,85 TL borcunun kaldığının anlaşıldığı gerekçesiyle bu miktar üzerinden davanın kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava; davalının davacı şirkete ortak olduğu dönemde kendisine satışı yapılan tabanlık makinası bedelinin tahsiline ilişkin olup, makinanın satıldığı ve satış bedelinin 76.000 TL olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı bedelin ödenmediğini iddia etmiş, davalı ise bu bedeli ödediğini, sadece 1.770,85 TL borcu kaldığını savunmuştur. Mahkemece bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmiş ise de davacı rapora itirazında, davalının delil olarak ibraz ettiği banka dekontlarının kendilerine tebliğ edilmediğini, fotokopi olduğunu, okunamadığını, bu nedenle itirazlarını bildiremediklerini belirterek bankadan söz konusu hesaba ait hesap ekstresinin ve dekontların okunaklı suretlerinin celbini talep etmiş, mahkemece hesap ekstresi getirilmemiş, dekontların aslı veya okunaklı suretleri de temin edilmemiştir. Temyiz aşamasında davacı tarafından ibraz edilen hesap ekstresi incelendiğinde, davalının ödemelerinin bir kısmının dava tarihinden sonra yapıldığı gibi, bir ödemenin de davacı şirket tarafından kendi hesabına yatırıldığı görülmektedir. Bu durumda, mahkemece davalının itirazları üzerinde durulup her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre görülmesi gerektiği hususu gözetilerek davalının, davacı adına dava tarihinden önce ve dava tarihinden sonra yaptığı ödeme tutarlarının ayrı ayrı hesaplatılarak davanın ne miktar için konusuz kaldığı da belirlendikten sonra davacının davalıyı temerrüde düşüren bir işlemi de bulunmadığından dava tarihinde davalının temerrüde düştüğü ve bu nedenle dava tarihinden itibaren faiz isteyebileceği de gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin vekalet ücreti yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 12/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.