16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3676 Karar No: 2018/4370 Karar Tarihi: 20.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3676 Esas 2018/4370 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1, 63, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet vermiştir. Temyiz başvurusu reddedilmiştir. Karar temyiz edilerek Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir. Suç tarihi yanlış yazılmıştır. Mahkeme kararında, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ve usuli işlemlerinin kanuna uygun olarak yapıldığı belirtilmiştir. Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği için temyiz davası reddedilmiştir. Kanun maddeleri, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1, 63, 58/9 maddeleri olarak belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/3676 E. , 2018/4370 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53/1, 63, 58/9, maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup ilk yakalanma ile temadi kesileceğinden Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “18.07.2016" yerine “15.07.2016” olarak yazılması mahallinde giderilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.