MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık (değişen suç vasfına göre hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma)
HÜKÜM : TCK"nun 155/2,52/2-4 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafisi ile O yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılanlara ait firmada belirsiz süreli iş sözleşmesi ile sigortalı olarak teknik servis elemanı olarak çalıştığı, ayrıca ihale dosyalarını hazırlamak ile görevli olduğu, baba ve annesinin...Medikal isimli şirket kurarak katılanların KBB Tautmann firmasının üretip pazarladığı ürünler için bu şirketinde ihaleye girdiği ve kazanarak bu şirketinde ürettiği malzemeleri çeşitli hastanelere sattığı, katılanın durumu araştırıp anlayınca işine son verdikleri ve şikayet ettikleri, en son ... Devlet Hastanesinde ihaleye girdikleri, bu ihaleden sedye için yedek sedye tekeri 75 mm çap 5 tek (Tautmann Q) ve sedye için yedek sedye tekeri 150 mm çap (Tautmann QA3 S) ihalesine girerek kazandıkları ve teslim ettikleri, şüphelinin bu malzemeleri nereden aldığını ispat edemediği, sadece ... isimli firmanın üretmiş olduğu malzemeleri sattıkları, sanığın aracında yapılan kontrolde işi ili ilgisi olmayan başka malzemelerinde bulunduğu, bunlarında çıkış kağıdı ya da sevk irsaliyelerinin bulunmadığı, bu surette sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Sanığın aşamalarda değişmeyen istikrarlı savunmaları, katılanların herhangi bir somut delile dayanmayan beyanları, tanıkların herhangi bir bilgi ve görgüye dayanmayan anlatımları, sanığın işçilik alacaklarının noter kanalıyla isteminden sonra katılanların şikayette bulunmuş olması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın kullanıma tahsil edildiği bildirilen aracın sanığa tahsis edildiğine ilişkin kayıtlarda herhangi bir belge bulunmadığı, bahse konu araçta irsaliyesiz ve faturasız bulunduğu iddia edilen yedek parçalara ilişkin tutanağın katılan şirket elemanları tarafından tutulmuş olduğu dikkate alındığında, sanığın atılı suçu işlediğine dair mahkumiyete yeter kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla; tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiş olup, sanığın üzerine atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafisinin ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.