Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1898 Esas 2018/4368 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1898
Karar No: 2018/4368
Karar Tarihi: 20.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1898 Esas 2018/4368 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum edildiği ve istinaf başvurusunun esastan reddedildiği hakkındadır. Sanığın örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan dershaneye ve okula gitmesi örgütsel faaliyet olarak kabul edilemiyor ve yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmıştır. Mahkeme, sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenleri yerinde görmediği için temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onanmasına karar vermiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK\"nın 62,53, 58/9 ve 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2018/1898 E.  ,  2018/4368 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62,53,
    58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin
    istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan dershaneye ve okula gitmesi örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
    Bylock kullandığına sanığın tevilli olarak ikrar etmesi karşısında tebliğnamede bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.