Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/773 Esas 2017/3104 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
Davacı; davalı ile kardeş olduklarını, 806 parsel sayılı taşınmazın mirabırakanlarından intikal ettiğini, davalının kendisinden muvafakat almadan taşınmaz üzerinde ev yaptığını ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalının haksız müdahalesinin önlenmesi ile yapmış olduğu yapının yıkımını istemiştir.
Davalı, taşınmazdaki babasına ait eski kerpiç bir evin yıkılması üzerine yeni ev yaptığını, taşınmazda paydaş olduğunu, davacının da ev yaptırdığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazda tarafların paydaş olduğu, paylı taşınmazda paydaşların aralarındaki ihtilafı, açacakları ortaklığın giderilmesi davası ile çözümlemeleri gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 806 parsel sayılı taşınmazda davacı ile davalının paydaş olduğu, sözü edilen taşınmaza davalı tarafından ev inşa edildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere; Türk Medeni Kanununun 692. maddesi hükmü gereğince, paylı malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi veya paylı malın tamamı üzerinde tasarruf işlemlerinin yapılması, oybirliği ile aksi kararlaştırılmış olmadıkça bütün paydaşların kabulüne bağlıdır.
Taşınmaz üzerinde yapı işlemi olağanüstü işlemlerden olup; davalı, tüm paydaşların onayını aldığını kanıtlayamamıştır.
Hâl böyle olunca; paylı taşınmazda, davalının tüm paydaşların olurunu almadan inşaat yaptığı saptanmış olmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Davacının bu yöne değinen temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.