16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1851 Karar No: 2018/4363 Karar Tarihi: 20.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1851 Esas 2018/4363 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/1851 E., 2018/4363 K. sayılı kararda, suçlu olduğu tespit edilen kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçu nedeniyle TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri, 314/2 (Silahlı terör örgütüne üye olma suçu), 62 (Kanunda öngörülen cezaların dinlenmesi), 53 (Ceza indirimi), 58/9 (Mükerrirlere ceza), 63 (Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası) ve 3713 (Terörle Mücadele Kanunu) sayılı Kanunun 5/1 maddeleridir. Kararın gerekçesinde ise yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/1851 E. , 2018/4363 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanaatin oluştuğu, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "31.05.2017" yerine "2016" olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi olanaklı görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.