Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3638 Esas 2018/4362 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3638
Karar No: 2018/4362
Karar Tarihi: 20.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3638 Esas 2018/4362 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olmaktan sanığın mahkumiyetine karar verdi. Temyiz başvurusu reddedildi. İncelenen tutanaklar ve belgeler doğrultusunda yapılan incelemelerde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Sanığın müdafiinin temyiz dilekçesindeki nedenlerin yerinde görülmediği sonucuna varıldı ve temyiz davası esastan reddedildi.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi (silahlı terör örgütüne üyelik)
- TCK'nın 53. maddesi (cezalandırılabilirlik şartları)
- TCK'nın 58/9. maddesi (terör suçlarının cezasının artırılması)
- TCK'nın 62. maddesi (suçun işleniş şekli)
- TCK'nın 63. maddesi (fiilin kasten işlenmesi)
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi (terör suçlarına ilişkin soruşturma ve kovuşturma usulü)
16. Ceza Dairesi         2018/3638 E.  ,  2018/4362 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanaatin oluştuğu, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.