16. Ceza Dairesi 2018/2359 E. , 2018/4351 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, 2911 sayılı Kanuna muhalefet, Terör örgütü propagandası yapmak
Hüküm : 1- 3713 sayılı Kanunun 7/2-b-1, TCK"nın 62/1, 53, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet
2- 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan karar verilmesine yer olmadığına
3- TCK"nın 314/3 ve 220/6 maddeleri delaleti ile 314/2, 220/6-2. cümle, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62/1, 53, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Her ne kadar tebliğnamede 2911 sayılı Kanunun 32. maddesinin unsurları oluşmadığından bahisle bu hususta bozma kararı verilmesi yönünde görüş bildirilmiş ise de, dosya kapsamında bu yönde bir hüküm bulunmadığı belirlendiğinden tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
I- Sanık hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- 2911 sayılı Kanunun 33. maddesine muhalefet suçundan açılan dava ile silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
1- Sanığın eyleminin bir bütün halinde her türlü yasa dışı gösteri yürüyüşünde uygulama imkanı bulunan genel norm niteliğindeki 2911 sayılı Kanunun 33/1 maddesine göre özel norm olan ve fiilin haksızlık muhtevasını tamamen tüketen 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesinde düzenlenen silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçunu oluşturacağından cihetle, 3713 sayılı Kanunun 7/2 maddesine aykırılık suçundan cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında 2911 sayılı Kanununun 33. maddesine aykırılık suçundan 5271 sayılı CMK’nın 223. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2- Olay, iddia ve mahkemenin kabulüne göre, olay tarihinde...’nın ölüm yıl dönümü nedeniyle yapılan yürüyüş ve basın açıklaması sırasında...’nın resmi bulunan tişörtü giyip üzerinde DHF yazılı ve aynı şahsın resimlerinin bulunduğu dövizi taşıdığı anlaşılan sanığın eyleminin, görünüşte hem 2911 sayılı Kanunun 33/1 maddesinde, hem de 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesinde düzenlenen suçları oluşturduğu görülmekte ise de; eylemin bir bütün halinde sanığın her türlü yasa dışı gösteri yürüyüşünde uygulama imkanı bulunan genel norm niteliğindeki 2911 sayılı Kanunun 33/1 maddesine göre özel norm olan ve fiilin haksızlık muhtevasını tamamen tüketen 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesinde düzenlenen silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçunu oluşturacağı cihetle, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçunun, 11.04.2013 tarihli 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 4. fıkrasında sayılı suçlardan olduğu, dolayısıyla örgütün çağrısıyla örgütün faaliyeti doğrultusunda işlenecek suçlardan olmadığı göz önünde bulundurularak, sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Kabul ve uygulamaya göre de;
a-) Gerekçeli karar başlığında suç adının, “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” yerine “Silahlı terör örgütüne üye olma” olarak gösterilmesi,
b-) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 20.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.