1. Hukuk Dairesi 2016/6928 E. , 2017/3056 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, 5737 sayılı Yasanın 17.maddesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, ... Vakfın’dan olan, 31 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, ... tarafından açılan dava neticesinde toplam 2611/46080 pay sahiplerinin gaipliğine, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/387 Esas, 2013/32 Karar sayılı kararıyla, gaipler adına olan payların iptali ile hazine adına tesciline karar verildiğini, 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 17.maddesi uyarınca vakfı adına tescili gerektiğini ileri sürerek, ... adına olan tapu k ... ın iptali ile idare adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, kadastro tutanaklarının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra idari yoldan işletilen vakıf şerhlerinin hüküm ifade etmeyeceğini, kesinleşmiş mahkeme kararına istinaden tescilin gerçekleştiğini, taşınmazın vakfa ait olduğuna ilişkin delil bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 31 ada 5 parsel sayılı 4.096m2 fındık bahçesi nitelikli taşınmazın 26.08.1981 tarihli kadastro ile 3744/138240 pay maliki ... , 720/138240 pay maliki ... , 240/138240 pay maliki ... , 240/138240 pay maliki ... , 240/138240 pay maliki Sadettin, 240/138240 pay maliki ... , 240/138240 pay maliki ... , 240/138240 pay maliki ... , 621/138240 pay maliki Nuri, 72/138240 pay maliki Nedime, 72/138240 pay maliki ... , 18/138240 pay maliki ... , 18/138240 pay maliki Mahmut, 18/138240 pay maliki ... , 18/138240 pay maliki ... , 459/138240 pay maliki ... ve 153/138240 pay maliki ... adına tescil edildiği, adı geçen payların 10.02.2015 tarihli tashih işlemi ile 2611/46080 pay olarak ... adına kaydedildiği, 20.07.1994 tarihli ... Vakfı şerhi bulunduğu, tapu dayanak belgelerinin dosya arasına alınmadığı anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki; 27.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5737 Sayılı Vakıflar Kanununun 17. maddesinde “Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk veya mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.” demek suretiyle taşınmazların Hazineye intikal yolunu kapatmış bulunmaktadır.
Ayrıca, 3402 sayılı Kadastro Kanununa 5304 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle ek 1. madde eklenmiş ve bu maddenin 2. fıkrası ile "Tapu kayıtlarında icareteyn veya mukataalı olduğuna dair vakıf şerhi bulunan taşınmazlarda 12. maddenin 3. fıkra hükümleri uygulanmaz" hükmü getirilmiştir. 20.02.2008 gün ve 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 18. maddesinde konuyla ilgili olarak yeni bir düzenleme getirilmiş ve bu yeni düzenlemenin devam etmekte olan davaları da kapsayacak şekilde geçmişe etkili olacağı geçici 5. maddede belirtilmiştir.
Anılan Kanun’un 18/4 maddesi “Vakıf şerhleri ile ilgili olarak, diğer kanunlarda yer alan zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere ilişkin hükümler uygulanmaz.” şeklindedir.
Geçici 5. madde ise “Vakıf şerhleri ile ilgili devam etmekte olan davalarda; diğer kanunlarda yer alan zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere ilişkin hükümler bu Kanun açısından uygulanmaz.” hükmünü içermektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 16.7.2008 tarih 2008/3-498 Esas, 2008/497 Karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği üzere; geçici 5. maddede yer alan ‘Vakıf şerhleri ile ilgili devam etmekte olan davalar’ ifadesi, sadece vakıf şerhinin konulması veya silinmesi talebiyle açılan davalarla sınırlı değildir.
Somut olaya bakıldığında, söz konusu kanun hükümlerine göre, tapu kayıtlarında vakıf şerhi bulunan taşınmazlarda artık Kadastro Kanununun 12/3. maddesinin uygulanmayacağı düşünülmeden, davanın zamanaşımı geçtiğinden bahisle reddi doğru değildir.
Hal böyle olunca; gaip olduğu iddia edilen kayıt maliklerine kayyım tayin edilip edilmediğinin tespiti, varsa buna ilişkin dosyanın ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/387 Esas, 2013/32 Karar sayılı dosyasının celbi, söz konusu vakıfla ilgili belgelerin Vakıflar İdaresinden sorulması, çekişme konusu taşınmazın ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir tapu kütük sureti ile adı geçenler adına pay tesciline ilişkin tüm dayanak belge suretlerinin temini, adı geçenlerin gaip olup olmadıkları, mirasçılarının bulunup bulunmadığının hususunda usulüne uygun araştırma yapılması, nüfus müdürlüğünden nüfusa kayıtlı olup olmadıklarının tespit edilmesi ve zabıta araştırması yapılarak anılan yasada belirtilen koşullarının mevcut olup olmadığının tereddüte yer bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması isabetsizdir.
Kabule göre de; Vakıflar İdaresi 5018 sayılı Yasa uyarınca hususi bütçeye tabi olup, 5737 sayılı Vakıflar Kanunun 77. maddesindeki “... Tüm iş ve işlemleri, her türlü vergi, resim,harç ve katılım payından istisnadır.” hükmünün yargı harçlarını kapsamadığı, dolayısıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü"nün harçtan muaf olmadığı Hukuk Genel Kurulu"nun 24.12.2008 tarih 18-777 esas ve 2008/788 sayılı kararı ile benimsenmiş olup, davacının harçtan muaf olduğu gerekçesiyle harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi doğru değildir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.