12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/15147 Karar No: 2017/7859 Karar Tarihi: 23.05.2017
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/15147 Esas 2017/7859 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/15147 E. , 2017/7859 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde, borçlular ... ve ..."un ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulundukları, mahkemece dosyalar arasında irtibat bulunduğundan birleştirilmesine karar verildiği ve yapılan yargılama sonunda meskeniyet şikayetinin kabulüne davacının payına düşen kısmının satışından 150.000,00 TL"sinin mesken alımı icin davacıya verilmesine karar verildiği görülmektedir. Asıl dava ve bu dava dosyası ile birleşen dosyada şikayetçiler meskeniyet şikayetinde bulunarak taşınmazları üzerine konan hacizlerin kaldırılmasını talep etmişlerdir. 6100 Sayılı HMK.nun l66.maddesine göre ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları halinde birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür. Ancak, birleştirme kararı, taraflar arasındaki uyuşmazlığı esastan çözümleyen bir karar değildir. Bu karar, sadece birleştirilen davaların yargılama safhalarının müşterek cereyan etmesi sonucunu doğurup, her dava, ayrı ayrı hükme bağlanmalıdır. Davaların birbirlerinin içerisinde erimesi, tek bir davaya dönüşmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Başka bir anlatımla, birleştirmeye konu davalar bağımsız kimliklerini korurlar. Somut uyuşmazlıkta da asıl ve birleşen dava mevcut olmasına rağmen her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmaksızın şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. Mahkemece, yukarda açıklanan ilkeler göz önünde bulundurularak her bir dava için ayrı ayrı hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de; meskeniyet şikayetinde bulunan ... yönünden bilirkişi incelemesi yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.