Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu hakkında, rücu alacağının tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapılmış, borçluya 7 örnek ödeme emri tebliğe gönderilmiştir. Borçlu H.D., 20.12.2010 tarihinde mahkemeye başvurarak adına yapılan tebliğ işleminin geçersiz olduğundan bahisle tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürerek, öğrenme tarihi olan 03.02.2010 tarihinin tebliğ tarihi sayılmasını istemiştir.                 
Borçlu vekili tarafından icra dairesine sunulan 03/02/2010 tarihli itiraz dilekçesinden de ödeme emri tebliğ işleminden bu tarihte haberdar olunduğu açıkça anlaşılmaktadır.
Tebliğ tarihinin düzeltilmesi yönündeki istek şikayet niteliğinde olup, İİK"nun 16/1. maddesi gereğince bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine başvurulması zorunludur.
İcra müdürünün, itirazın süresinde olmadığına yönelik kararından sonra mahkemeye müracaat edilmesi, yukarıda belirtilen usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili süreyi etkilemez.
O halde, 03/02/2010 öğrenme tarihine göre borçlu vekilinin 20/12/2010 tarihli şikayeti yasal süreden sonra olup, istemin bu nedenle reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.