
Esas No: 2018/4850
Karar No: 2019/5019
Karar Tarihi: 20.03.2019
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2018/4850 Esas 2019/5019 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı ... vd. vekili ile ... tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalılar ... vd. tarafından temyiz edilmiş, mahkemece temyiz posta masrafı yatırılmadığı için davalı ... ...... vekiline muhtıra tebliğ edilmiş, süresi içinde masraf yatırılmadığı gerekçesiyle 01.04.2014 tarihli ek karar ile davalı ... ...... vekilinin temyiz etmemiş sayılmasına karar verilmiş, bu karar da davalı ... ...... vekilince temyiz edilmiştir.
H.U.M.K."nun 434.maddesinin 3.fıkrasında; "Temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Bunların eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren hakim veya mahkeme başkanı tarafından verilecek yedi günlük kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir. Verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verir. Bu kararın da temyiz edilmesi halinde 432 nci maddenin son fıkrası hükmü kıyasen uygulanır." hükmü yer almaktadır.
Ek kararın dayandığı gerekçelere göre davalı ... ...... vekilinin temyiz etmemiş sayılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı ... ...... vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davalılar ... vd.’nin temyizine gelince;
Arazi niteliğindeki ...... ilçesi,...... Köyü 261 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Dava aynı hukuki sebepten kaynaklandığından kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine tek vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken farklı vekille temsil edildikleri gerekçesiyle davalılara ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi,
Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 16,17,18, ve 19 nolu bentlerinin hükümden çıkarılarak yerine (Kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 1.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp vekille temsil olunan davalılara verilmesine) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.