Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4423
Karar No: 2017/2043
Karar Tarihi: 11.04.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/4423 Esas 2017/2043 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/4423 E.  ,  2017/2043 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/02/2015 tarih ve 2014/479-2015/126 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili tarafından sigortalanan dava dışı...."nde hazır beton için üretilen ürünün betonun priz almasını (sertleştirmesini) geciktirmesi nedeniyle betonu kullanan firmaların kalıpları söktüklerinde betonların dökülmesi ve kalıp alma sürelerinin uzaması ile karşılaştıklarını, sigortalının müşterilerinin zararları sigortalıdan istemesi sonucu müvekkilinin sigortalıya 18.935,90 Euro ödeme yaptığını, betonun bu duruma gelmesine davalı tarafından satılan üründeki sodyum naftalen sülfonatın (iran naftaleni) sebep verdiğini ileri sürerek 54.787 TL"nin ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, sigortalının yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, malın kabulü ile hasar ve yararın alıcıya geçtiğini, davacının, müvekkili tarafından satılan ürünün ayıplı ya da yanlış olduğunu iddia etmediğini, bu ürün kullanılarak sigortalı tarafından imal edilen bir ürünün imalatında kullanıldığını ileri sürdüğünü, sigortalının iddia olunan zararı ile müvekkilinin eylemi arasında bir nedensellik bağının bulunmadığını, aynı ürünün satıldığı diğer firmalardan bir şikâyetin gelmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, ayıptan dolayı sorumluluktan söz edebilmek için öncelikle malın ayıplı olduğunun ispatlanması gerektiği, somut uyuşmazlıkta kimya mühendisleri tarafından tanzim edilen raporda da belirtildiği üzere davaya konu "sodyum naftolen sülfonat"ın ayıplı olduğuna dair kesin bir sonuç tespit edilemediği gibi betonun bozulmasına başka faktörlerin de sebep olabileceği, bu bağlamda davalının ayıptan dolayı sorumluluğunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

    Dava, davacı sigortacı tarafından sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davacı, delilleri arasında ayıplı olduğu ileri sürülen sodyum naftalen sülfonat ürününe ilişkin olduğunu belirttiği sigortalı tarafından yaptırılan bir kısım test sonuçlarını sunmuş, bilirkişi raporuna itirazlarında da bu deney formlarının bilirkişi heyetince incelenmediğini ileri sürerek yeni rapor alınmasını istemiştir. Bu bakımdan mahkemece, bilirkişi heyetinden davacı tarafından sunulan deney formlarının da değerlendirildiği ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken anılan formlar değerlendirilmeksizin eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulmasını gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi