Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/287 Esas 2016/2144 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/287
Karar No: 2016/2144
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/287 Esas 2016/2144 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/287 E.  ,  2016/2144 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, İİK"nın 121. maddesi gereğince alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
    Davalılar dava konusu taşınmazın mirasçılar arasında taksim edilmesi nedeniyle davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı icra hakimliğinden İİK"nın 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir.
    İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayanarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir.
    Somut olayda; dava konusu 2429 ada 14 parsel sayılı taşınmazda kain on adet bağımsız bölüm tapuda muris ... adına kayıtlı iken yargılama sırasında 16.07.2013 tarihi itibariyle infaz ettirilen miras taksim sözleşmesi gereğince elbirliği mülkiyeti sona ererek tüm mirasçılar ayrı ayrı bağımsız bölüm malikleri olduklarından, dolayısıyla borçlu davalının maliki olduğu bağımsız bölümlerin haczi ve satışı mümkün hale geldiğinden davacının bu davayı açmakta hukuki yararı kalmamıştır.
    Bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 25.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.