23. Hukuk Dairesi 2018/1118 E. , 2020/4395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 18.04.2009 tarihinde yapılan olağan genel kurul sonucunda 4 ve 6 numaralı kararlar ile yönetim ve denetim kurullarının ibra edildiğini, ayrıca 5 numaralı kararın da yasa ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, zira yönetim ve denetim kurulunun yöneticileri hakkında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerince rapor hazırlanıp Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, hazırlık soruşturmasının devam ettiğini, bu kişilerin kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiklerini, yolsuzlukların ortaklara izah edilmediğini ve bu şartlarda yapılan genel kurul sonucu yönetim ve denetim kurulunun ibra edildiğini ileri sürerek, genel kurulun 4,5,6 numaralı kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili kooperatifi şikayet etmesi üzerine bakanlık denetim elemanları tarafından yapılan inceleme sonucu tespit edilen eksikliklerin 10.10.2008 tarihli yazı ile davalı kooperatife bildirildiğini, bunun üzerine dava konusu 18.04.2009 tarihli genel kurulda bakanlıkça belirtilen hususların gündem maddesi yapıldığını ve genel kurula bilgi verildikten sonra onay ve ibra alındığını, kooperatifin herhangi bir zararının sözkonusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 17.04.2014 tarih 2014/225 Esas 2014/3003 Karar sayılı ilamıyla 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ile davalı kooperatifin anasözleşmesinin konuyla ilgili tüm maddelerinin tek tek ayrıntılı olarak incelenip kooperatife üye olanların üyelik durumları ve hangi genel kurul kararlarına dayanak yapılarak üye kaydedildikleri ve üyelerin aidat yatırıp yatırmadıkları, yatırmışlarsa bunun hangi genel kurul kararına dayalı olduğu, ilgili genel kurul kararlarının ayakta olup olmadığı ve üyelerin kazanılmış haklarının da gözetilmek suretiyle açıklamalı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınması gerektiği işaret edilerek bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 18/04/2009 tarihli genel kurul tutanağında toplantı sonucu alınan kararların 4,5 ve 6 sırasında kayıtlı kararların iptalini istediği, gündemin 4. maddesinde 2008 yılı yönetim kurulu ve denetim kurulu raporlarının ve bilançonun okunması ile kabulüne ilişkin olduğu, geçerli oy sayısı ile kabul kararı verildiği, gündemin 5. maddesinde yönetim ve denetim kurullarının
geçerli 106 oy ile ibra edildikleri, mücerret ibranın varsa yönetici ve denetçilerin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, 07/12/1997 tarihli genel kurul toplantısında alınan B grubu ortaklardan genel gider payı alınmaması ve aidat istenmemesi konusundaki karar hakkında iptal davası açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.