Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/20337
Karar No: 2017/2981
Karar Tarihi: 30.05.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/20337 Esas 2017/2981 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/20337 E.  ,  2017/2981 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.05.2017 Salı günü saat 09.45"te daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat ile tenkis isteklerine ilişkindir.
    Davacı, miras bırakanı...’in, saklı payını ihlal etmek ve miras hakkından mahrum bırakmak amacıyla maliki olduğu 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazları davalı oğlu ...’a satış suretiyle temlik ettiğini, yine aynı amaçla 7260 parsel sayılı taşınmazın bedelini 3. kişiye bizzat ödemesine karşın davalı oğlu ... adına tescil ettirdiğini, davalı ...’ın 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazları 3. kişilere devrettiğini, davalıya yapılan satışların aslında bağış olduğunu ileri sürerek, çekişme konusu 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazlar yönünden saklı payı oranında tazminat ve diğer çekişme konusu 7260 parsel sayılı taşınmaz yönünden saklı payını ihlal eden miktarın tenkisi için şimdilik 100.000,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, öncelikle tenkis isteği yönünden 1 yıllık hak düşürücü sürenin ve tazminat isteği yönünden de 1 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, 7260 sayılı parsel bedelinin muris tarafından ödenmesi nedeniyle hukuki işlemin menkul bağışı niteliğinde olduğunu ve herhangi bir şekle tabi olmadığını, 971 sayılı parselin bedelini murise ödediğini, 2019 sayılı parselin ise muris ile bir ilgisinin bulunmadığını, 3. kişiden satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tenkis istemli davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, dava konusu 7260 parsel sayılı taşınmaz yönünden yapılan işlemin gizli bağış olduğu ve Türk Medeni Kanunu’nun 571. maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı vekilinin anılan taşınmaza ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine.
    Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden; davacı tarafından dava konusu 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazların muris tarafından davalı ...’e devredilmesi nedeniyle davalıdan muris muvazaasına dayalı tazminat istendiği, terekeye yönelik haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası davalarının zamanaşımı ya da hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın her zaman açılabileceği, ne var ki mahkemece bu husus gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile anılan taşınmazlar yönünden de tenkis istendiği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süreden reddedilmesi hatalıdır.
    Hal böyle olunca, dava konusu 971 ve 2019 parsel sayılı taşınmazların muris tarafından davalı ...’a devrinin muvazaalı olup olmadığının araştırılması, taraf delillerinin toplanması, murisin iradesinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Kabule göre de; davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu, 100.000,00 TL değer üzerinden harçlandırılmak suretiyle açıldığı ve davanın reddedildiği gözetildiğinde, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir.
    Davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi