10. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5185 Karar No: 2016/180 Karar Tarihi: 21.01.2016
Uyuşturucu madde ithal etme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2015/5185 Esas 2016/180 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, uyuşturucu madde ithal etmek suçundan sanık hakkında mahkumiyet hükmü vermiştir. Temyiz incelemesi yapıldığında, müdafiinin duruşmaya gelmemesi nedeniyle duruşmasız olarak yapıldığı belirtilmiştir. Dosya incelendiğinde ise, müsaderesine karar verilen aracın kayden maliki olan kişiye kararın tebliğ edilmediği için müsadere konusunun temyiz incelemesi dışında tutulduğu ifade edilmiştir. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, hükmün BOZULMASINA ancak aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilebileceği ifade edilmiştir. Sonuç olarak, hükmün düzeltilerek onanmasına, hapis cezası miktarı ile tutuklama tarihine göre sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddedilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'n
10. Ceza Dairesi 2015/5185 E. , 2016/180 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ithal etme Hüküm : Mahkûmiyet
Temyiz incelemesi, yöntemine uygun davetiye tebliğine rağmen müdafii duruşmaya gelmeyen sanık hakkında duruşmasız olarak yapıldı.
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Gerekçeli karar, müsaderesine karar verilen ..... plaka numaralı aracın kayden maliki ..."a tebliğ edilmediğinden müsadere konusu temyiz incelemesinin dışında tutulmuştur. Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince, hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine ""Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanıklar hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına"" ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının miktarı ile tutuklama tarihine göre, sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine, 21.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.