9. Hukuk Dairesi 2021/3640 E. , 2021/7724 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 01.09.2009 tarihinde şirket işçisi olarak davalı Kurumda çalışmaya başladığını, 19.06.2013 tarihinden itibaren “Yerli Misafir Sanatçı” ünvanı ile sözleşmeli olarak davalı kurumda atölye personeli (grafiker) görevini yürüttüğünü, iş sözleşmesinin her yıl zincirleme şekilde yenilenmeye devam ettiğini, davalı Kurumda zincirleme sözleşmeler ile sözleşmeli personel olarak çalışıyor görünse de, kadrolu çalışan personellerle, aynı saatlerde aynı işi yaparak çalıştığını, emir ve talimatlarını aynı kişilerden aldıklarını, buna rağmen Tip sözleşme ile çalıştırılarak ve yardımcı eleman, temsil başına çalışma vs. şeklinde gösterilerek hak kaybına uğratıldığını, primlerinin eksik yatırıldığını, kadrolu çalışanlara göre daha düşük ücret ödendiğini, ücretli yıllık izin ve hafta tatili hakkı olmasına rağmen müvekkiline kullandırılmadığını, çalışma süresi boyunca haftada en az 60 saat çalışma yaptığını, haftalık çalışma saatinin 80 saate kadar uzadığını, çalışma süresi boyunca fazla çalışma ücreti alacağının ödenmediğini, fazla çalışma konusunda onayının da alınmadığını, ulusal bayram ve genel tatillerde de çalıştığını, ancak kendisine ödeme yapılmadığını, çalışmanın olmadığı günlerin puante edilmediğini, hafta tatilini fiilen kullandığı dönemlerde de ücretinden kesinti yapıldığını, kadrolu çalışanlara ödenen ücret ve ikramiye alacaklarının müvekkiline ödenmediğini ileri sürerek müvekkili ile davalı arasında akdedilen iş sözleşmesinin ve iş ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespiti ile fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, fark ücret alacağı ve ikramiye alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davalı müdürlüğün tüzelkişiliğinin bulunmadığını, davacının müvekkili Kurumda kamu hukukuna tabi geçici süreli sözleşmeli misafir sanatçı olarak görev yaptığını, davanın idari yargıda görülmesi gerektiğinden iş mahkemesinin yargı yolu yönünden davanın reddine karar vermesi gerektiğini, davacının fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fark ücret ve ikramiye alacaklarına ilişkin iddiasının yerinde olmadığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, davalı Kurum nezdinde sözleşmeli olarak misafir sanatçı olarak istihdam edilen davacının Bakanlar Kurulunca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlilerinden olduğu ve görevli yargı yerinin idare mahkemeleri olduğu kanaati ile davanın idari yargının görevli olması nedeni ile HMK"nın 114/1-b, 115/2 maddeleri gereğince dava şartı bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin statü hukuku kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda davaya bakmakla hangi yargı yolunun görevli olduğu noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, davacı vekili, müvekkilinin 01.09.2009 tarihinde şirket işçisi olarak davalı Kurumda çalışmaya başladığını, 19.06.2013 tarihinden itibaren “Yerli Misafir Sanatçı” ünvanı ile sözleşmeli olarak davalı kurumda atölye personeli (grafiker) görevini yürüttüğünü, iş sözleşmesinin her yıl zincirleme şekilde yenilenmeye devam ettiğini, davalı Kurumda zincirleme sözleşmeler ile sözleşmeli personel olarak çalışıyor görünse de, kadrolu çalışan personellerle, aynı saatlerde aynı işi yaparak çalıştığını, emir ve talimatlarını aynı kişilerden aldıklarını, buna rağmen tip sözleşme ile çalıştırılarak ve yardımcı eleman, temsil başına çalışma vs. şeklinde gösterilerek hak kaybına uğratıldığını, iş ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespiti ile fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, fark ücret alacağı ve ikramiye alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı vekili ise, davacının müvekkili Kurumda kamu hukukuna tabi geçici süreli sözleşmeli misafir sanatçı olarak görev yaptığını, davanın idari yargıda görülmesi gerektiğinden iş mahkemesinin yargı yolu yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince davalı kurum nezdinde sözleşmeli misafir sanatçı olarak istihdam edilen davacının Bakanlar Kurulunca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlilerinden olduğu ve görevli yargı yerinin idare mahkemeleri olduğu kanaati ile davanın idari yargının görevli olması nedeni ile HMK"nın 114/1-b, 115/2 maddeleri gereğince dava şartı bulunmadığından usulden reddine karar verilmiş olup; davacı vekilinin süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Davacıya ait hizmet döküm cetvelinin ve işe giriş-işten ayrılış bildirgelerinin incelenmesinden, davacının 23.09.2009-19.06.2013 tarihleri arasındaki çalışmalarının şirketler tarafından bildirildiği, bildirgelerdeki işyeri adresinin de davalı Kuruma ait olduğu; 20.06.2013 tarihinden itibaren de davalı kurum tarafından primlerinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde, davacı ile davalı kurum arasında imzalanan 01.07.2018 - 31.12.2018, 15.02.2018 - 30.06.2018, 01.01.2018 - 30.06.2018, 01.07.2017 - 31.12.2017, 01.01.2017 - 30.06.2017, 30.06.2016 - 31.12.2016, 01.01.2016 - 30.06.2016, 01.07.2015 - 31.12.2015, 29.01.2015 - 30.06.2015, 01.01.2015 - 30.06.2015, 01.07.2014 - 31.12.2014, 01.01.2014 - 30.06.2014, 20.06.2013 - 31.12.2013 tarihli Türk Uyruklu Misafir Sanatçı Sözleşmesi suretleri yer almakta olup, davacının Temsil Başına Çalışma Grubu Poziyonunda Atölye Elemanı ünvanı ile görevlendirildiği, temsil başına çalışma grubu pozisyonunda sanatçı görevi karşılığı temsil başına günlük ücret tahakkuk ettirilerek ödeneceği, idarenin yurtiçinde ve yurtdışında yapılacak etkinlikler için sanatçıyı, Devlet, Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü sanatçılarına uygulanan esaslar çerçevesinde görevlendirebileceği, sanatçının sözleşme süresinde, idarenin yürürlükte kanun, yönetmelik, genelge ve emirlerine uymayı kabul ettiği, sanatçının sözleşme süresinde içinde idarenin izni olmadıça başka kurum ve kuruluşlarda, özel veya resmi görev alamayacağı (figüran ve çocuk sanatçilar hariç), sanatçının görevinde ve hizmetin yürütülmesinde, mesai saatlerine ve çalışma programına uyumda, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü sanatçılarına ait sözleşmenin devam ve disiplin ile ilgili hükümleri uygulanacağı, tarafların sözleşmenin iptaline karar verdiklerinde bu kararlarını bir ay önceden birbirlerine yazılı olarak bildirmek zorunda oldukları, sözleşme bitiminde kurum kimliğinin idareye teslim edileceği, her türlü evrakın eksiksiz devredileceği, sözleşmenin bitiş tarihinden sonra yenilenmesinin idarenin tasarrufunda olduğu hususlarının kararlaştırıldığı görülmektedir.
Her ne kadar, 20.06.2013 tarihinden itibaren sözleşmeli olarak misafir sanatçı olarak istihdam edilen davacının Bakanlar Kurulunca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlilerinden olduğu ve söz konusu çalışma dönemi bakımından görevli yargı yerinin idare mahkemeleri olduğu yönündeki mahkeme değerlendirme yerinde ise de, davacının 23.09.2009-19.06.2013 tarihleri arasındaki çalışmalarının dava dışı birkısım şirketler tarafından bildirildiği, işyeri adresinin de davalıya ait olduğunun görüldüğü, söz konusu dönem bakımından görevli yargı yolunun adli yargı olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre davacının 23.09.2009-19.06.2013 tarihleri arasındaki çalışmaları bakımından esastan bir değerlendirme yapılarak talep konusu hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Öte yandan, gerekçeli karar başlığında davalı taraf adı olarak “... Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü” belirtilmiş ise de; ... Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü’nün tüzelkişiliği bulunmadığından, davalı tarafın adının “Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü” olduğu anlaşılmakla gerekçeli karar başlığında davalı taraf adının yanlış ifade edilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.