14. Hukuk Dairesi 2015/15647 E. , 2016/2065 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.07.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan müdahalenin önlenmesi, kal, tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 10.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 23.02.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı ... vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, ... Mahallesi ... Meydanı 178 ada 108 parselde kayıtlı taşınmazın müvekkillerine ait olduğunu, müvekkillerinden ..."nin bu taşınmazı 12.01.2012 tarihinde satın almak suretiyle yargılama esnasında tam pay ile malik olduğunu, aynı yerde No: ... adresinde eczane olarak işletilen mütecaviz taşınmazın ise imar planında park alanında kaldığını, bu yapının müvekkillerinin taşınmaz duvarına bitişik, tecavüzlü, kaçak ve ruhsatsız olduğunu, müvekkillerinin taşınmazının onaylı mimari projesinde mevcut olan kapı ve pencerelerinin bahse konu tecavüzlü bina bitişik olarak inşa edildiği için fiilen açılamadığını, müvekkilinin taşınmazının diğer cephesi de diğer komşu taşınmaz duvarı ile bitişik olduğundan davacı taşınmazının havasız, karanlık, dar ve uzun koridor şeklinde kaldığını, dava konusu yapının yıkım kararlarının uygulanmadığını, müvekkillerinin kendi mülkiyetlerindeki taşınmazdan tam olarak yararlanamamaları sebebiyle gelir kaybına uğradıklarını, geriye dönük beş yıllık karşılığının müvekkili ... için 89.000,00 TL, müvekkili ... için 11.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL tazminatın her tahakkuk dönemi sonundan itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, elatmanın önlenmesine, tecavüzlü yapının kal"ine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin 29.06.1989 tarihli belediye encümen kararı gereği ihale ile belediyenin mülkiyetinde bulunan dava konusu yerde kiracı olduğunu, kiralama dışında tecavüzünün veya tazminat talebini haklı kılacak eyleminin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, davacılara ait taşınmazın onaylanmış mimari projesinde tecavüzlü olduğu belirtilen yapıya komşu cephesinde yapı ve penceresinin olmadığını, binanın sol cephesinin kör duvar olduğunu, davacının kendi taşınmazındaki yapılaşma koşullarını kendisinin tercih ettiğini, taşma, işgal vs. bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu yapının davacının taşınmazına eylemli müdahalesinin olmadığını, TMK"nın 737. maddesi kapsamında tarafların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunmadığı ve davalı belediyenin herhangi bir pasif husumet ehliyetinin de bulunmadığı gerekçesiyle her iki davalı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
... II numaralı ... Kurulunun 19.03.1997 tarihli kararı ile ... İlçesi III. Derece Arkeolojik ve Kentsel Sit alanı içinde koruma imar planına aykırı yapılaşmalar ile ilgili olarak belediye binası önünde park alanında bulunan ve eczane olarak kullanılan ruhsatsız yapının yıkılmasına karar verilmiş, bu karar gereğince taşınmazın boşaltılmasına ilişkin kararın iptali yönünden dosyamız davalısı ... tarafından ... aleyhine ... İdare Mahkemesine dava açılmış, mahkemenin 1998/28 Esas ve 1999/724 Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1998/528 Esas 2001/59 Karar sayılı ilamı ile davacı ... tarafından davalı ... aleyhine koruma kurulunun kararı gereğince tahliye talepli dava açılmış ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda; dosya kapsamına göre, davalı ... tarafından eczane olarak kullanılan yapının diğer davalı ... Başkanlığından 29.06.1989 tarihinde ihale ile kiralandığı, park alanında kaldığı, ruhsatsız ve kaçak olduğu, hakkında infaz edilmeyen yıkım kararı ve belediyenin taşınmazın boşaltılması yönündeki kararının iptali talebinin reddine ilişkin ... İdare Mahkemesinin 1998/28 Esas ve 1999/724 Karar sayılı ilamının bulunduğu, davacı ..."in maliki olduğu 178 ada 108 parsel sayılı taşınmazın ise davalı taşınmazına bitişik komşu olduğu anlaşılmaktadır.
Dosya içerisindeki 11.05.2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; dava konusu bina içerisinde bitişik ara duvarı tespit edilemediği, davacıya ait taşınmazın duvarının davalı tarafından da kullanılmak suretiyle müdahalede bulunulduğu belirtilmiştir. Sonuç olarak, dava konusu yapının davacının binasının duvarını kullanmak suretiyle tecavüzlü şekilde inşa edildiği, eylemin açıkça komşuluk hukukuna aykırılık oluşturduğu ve davalı belediyenin de sorumluluğu, dolayısıyla pasif ehliyetinin bulunduğu gözetilerek her iki davalı yönünden müdahalenin önlenmesi ve kal talebinin kabulü, gelir kaybına ilişkin tazminat talebinin ise ispat edilemediğinden reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.