10. Hukuk Dairesi 2017/3336 E. , 2018/6085 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet birleştirmesi yapmaksızın yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İstem
Dava, 2829 sayılı Yasa kapsamında herhangi bir işleme gerek olmaksızın, 01.06.2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile tahsili istemine ilişkindir.
II-Cevap
Davalı Kurum vekili, davacı hakkında 5510 sayılı Yasanın geçici 2. maddesi gereğince hizmet birleştirme işleminin 2829 sayılı Yasanın 8’inci maddesi kapsamında zorunlu olduğunu ve Kurumca bu yönde yapılan işlemlerin yerinde olduğunu belirterek davacının davasının reddine karar verilmesini istemiştir.
III-Mahkeme Kararı
A-İlk Derece Mahkeme Kararı
Mahkemece, Celp ve tetkik edilen dosyalar, gelen müzekkere cevapları, tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının 506 sayılı Yasanın geçici 81- B/f maddesi hükmü şartlarının tümünü yerine getirdiği ve davacının tahsis talep tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığı anlaşılmakla davanın kabulüne, davacının 01.07.2015 tarihinde yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespiti ile davacıya 01.07.2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylıkların hakkın doğumu tarihinden itibaren işleyen yasal faizleriyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiştir.
İstinaf Sebepleri:
Davalı vekili, istinaf yolu ile mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine dair karar verilmesini talep etmiştir.
B-Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin 19.04.2017 günlü ilamı ile Davacının SSK"lı (5510 S.K. 4/1-a kapsamındaki) süreleri aylık bağlanması için yeterlidir. Hukuk Genel Kurulu kararına konu olduğu üzere davacının tüm süreleri birleştirmesinde hukuki yararı yoktur. Buna göre davacı talep ettiği tarih itibari ile aylığa hak kazanmış olup bu itibarla mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan yerinde görülmeyen davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b maddesinin 1. alt bendi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
IV-Temyiz Eden:
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı davalı avukatı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
V-Temyiz Nedenleri:
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen karar, davalı avukatı tarafından, davacı hakkında 5510 sayılı Yasanın geçici 2. maddesi gereğince hizmet birleştirme işleminin 2829 sayılı Yasanın 8’inci maddesi kapsamında zorunlu olduğunu ve Kurumca bu yönde yapılan işlemlerin yerinde olduğu gerekçesi ile temyiz edilmiştir.
V-İlgili Hukuk Kuralları ve Esasın İncelemesi
1-Eldeki davada, Mahkemece, davacının yalnızca SSK"lı (5510 S.K. 4/1-a kapsamındaki) süreleri aylık bağlanması için yeterli olduğu için, Hukuk Genel Kurulu kararına konu olduğu üzere davacının tüm süreleri birleştirmesinde hukuki yararının bulunmadığına ve buna bağlı olarak davacının talep ettiği tarih itibari ile aylığa hak kazanmış olduğuna dair karar verilmesi isabetli ise de, davacının davalı kuruma yaptığı 08.06.2015 tarihli tahsis isteminin reddedilmesi nedeniyle davasını açtığı ve talebin reddine dair kurum işleminin iptali ile 01.06.2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasını istediği, ne var ki mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacıya 01.07.2015 tarihinden itibaren aylığın bağlanmasına karar verildiği, bu bakımdan davanın kısmen reddedildiği, bu duruma göre davacının istemine göre verilen hükmün kısmen kabul niteliğinde olmasına ve avukatla temsil edilen davalı Kurum lehine maktu vekâlet ücreti verilmesinin gerekmesine, aynı şekilde davada, kısmen kabule karar verildiğine göre 6100 sayılı HMK."nun 312 ve 323. maddelerine uygun şekilde, tarafların haklı çıktıkları oranda yargılama giderlerinin paylaştırılarak karar verilmesi gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Kabule göre de, aylıkların geç ödenmesi nedeniyle işleyen faizler bakımından, 5510 sayılı Yasa’nın 42. maddesinin “Kurum, sigortalıya veya hak sahiplerine bağlanacak gelir, aylık veya toptan ödemeleri, gerekli belgelerin ve incelemelerin tamamlandığı tarihten itibaren en geç üç ay içinde hesap ve tespit ederek sonuçlarını yazı ile bildirir.” hükmü uyarınca, Kurum"un, yaşlılık aylığı tahsis tarihini takip eden 3 aylık sürenin sonundan itibaren faiz alacağı ile sorumlu tutulacağı nazara alındığında, mahkemece bu durumun dikkate alınmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince verilen karar, düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılması ile ... 20.İş Mahkemesinin 27.09.2016 tarihli hükmünün, tamamen silinmesi ile yerine;
“1-Davanın kısmen kabulü ile davacıya 01.07.2015 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması ile 01.10.2015 tarihi başlangıç kabul edilerek, her bir aylık için aylığa hak kazanılan tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine, fazla istemin reddine,
2- Davalı Kurum harçtan bağışık olduğundan harç takdirine yer olmadığına, peşin harcın istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1800,00TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Kısmen kabule göre, ... uyarınca 1.800,00 TL ücreti vekâletin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalı kuruma verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan toplam 360 TL yargılama giderinin kısmen kabule göre takdiren 330 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansının artan kısmının talep halinde ilgilisine iadesine,” hükmünün yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren ... 20. İş Mahkemesine gönderilmesine, 26.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.