3. Hukuk Dairesi 2018/6452 E. , 2018/10886 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali ve tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 07.05.2014 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesine göre maliki olduğu taşınmazda kiracı olduğunu, 2014 yılı Eylül ayından bu yana kira bedellerini ödememesi sebebiyle davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalının icra takibine itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava dışı ...tarafından dolandırıldığını, aslında dava konusu taşınmaz ile kendisine ait dükkanın takas edildiğini, taşınmazı satın almak istediğini, bu durumdan davacının da bilgisi olduğunu, emlakçının kendisini kandırıp bu sözleşmeyi imzalattığını, kira borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacının sözleşmede taraf olmadığı gerekçesiyle husumet nedeniyle davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 06.11.2017 tarih ve 2017-7200 E. 2017/15308 K sayılı ilamı ile; ""Somut olayda; Dava konusu taşınmazın incelenen tapu kayıt örneğine göre malikinin davacı olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Her ne kadar 07.05.2014 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesi davalı ile dava dışı ...arasında imzalanmış ise de kiraya veren durumunda olmayan malikin de iş bu davayı açabileceği hususu gözetilerek işin esasının incelenmesi gerekirken aktif dava ehliyeti olmadığından davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı" olduğu gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davada ve icra takibinde dayanılan 07.05.2014 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin incelenmesinden; kiraya veren olarak davacının isminin yazıldığı ancak davacının bu sözleşmeyi imzalamadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmede kiracı olarak davalının isim ve imzası olduğu ancak davalı bu sözleşmenin dava dışı emlakçı tarafından kendisinin aldatılarak imzalatıldığını savunmuştur. Davacı bu sözleşmeye dayanarak 19.01.2016 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2014 yılının Eylül ayı ile 2016 yılının Ocak ayı arası olmak üzere aylık 525 TL den toplam 8.925 TL kira alacağının tahsilini istemiştir.
... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/675 E. Sayılı dosyası ile davacı tarafından taşınmaza el atılmasının önlenmesi talebi ile davalı aleyhine açılan davada mahkemece; dava dışı emlakçı tarafından davacıya kira bedellerinin ödendiği, tarafların iradesinin kira ilişkisi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacıya ait banka hesaplarının incelenmesinden; kira bedellerinin davacıya dava dışı emlakçı ...tarafından aylık 525 TL den ödendiği ve 07.07.2014 tarihli dekontta emlakçının "iki aylık kira bedeli 1.050 TL kiracıdan tahsil edildi, diğer kira bedelleri her ayın yedisinde ödenecektir" şeklinde not yazıldığı görülmüştür.
Davacı tarafından ibraz edilen ... 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/347 Esas sayılı dava dosyasının karar örneğinden, davacı ve dava dışı ...hakkında dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçundan kamu davası açıldığı, Mahkemece 01.03.2018 tarihinde davacının üzerine atılı suçlardan beraatine, dava dışı ..." ün dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına karar verildiği belirlenmiştir.
Bu durumda dava konusu kiralananla ilgili kira bedellerinin davalıdan tahsil edilip davacı malike dava dışı emlakçı tarafından ödendiği, hususu dosyadaki 07.07.2014 tarihli dekontta emlakçı tarafından davalıdan kira bedelinin tahsil edilip ödendiği notunun düşülmüş olmasından ve bu bedellerin davacı tarafından tahsil edilmesinden anlaşılmaktadır. Ayrıca ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/675 Esas sayılı davasında verilen hüküm ceza davasında yapılan yargılama sonucu dava dışı emlakçının davalı aleyhine dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçunu işlediği gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmiş olması hususları da birlikte değerlendirildiğinde davalının kira bedellerini dava dışı emlakçıya ödediğinin kabulü gerekir. Mahkemece davalının emlakçıya yaptığı bu ödemelerin talep edilen kira alacağından mahsubu ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.