20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1975 Karar No: 2017/5752
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/1975 Esas 2017/5752 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2017/1975 E. , 2017/5752 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesiyle; müvekkilinin yöneticisi olduğu ve davalının maliki olduğu Y ... mevkii Y ... adresindeki A.2, A.7, C.3 ve C.5 no"lu villaların 2012 yılı Ağustos ve Eylül aylarına ait aidat ve su borcunun ödenmediğini, toplam 9.004,03.- TL tutarındaki alacağın tahsili yönünden davalı aleyhine ... 28. İcra Müdürlüğünün 2012/20428 Esas sayılı dosyasından ile icra takibi yaptığını, davalının icra takibine süresi içerisinde itiraz ettiğini, itirazının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu bu nedenle davalının itirazının iptaline ve takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile davalının ... 28 İcra Müdürlüğünün 2012/20428 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine kaar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile yönetim planı ve tapu kayıtlarının incelenmesinden; dava konusu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olup, Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununa eklenen 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığın çözümünde Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Buna göre görev hususu da genel hükümler uyarınca belirlenmelidir. Hukuki uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görülür. Bu nedenle mahkemece; asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi.