11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/9899 Karar No: 2017/9005 Karar Tarihi: 18.12.2017
Resmi belgede sahtecilik - suç eşyasının kabul etmek veya satın almak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/9899 Esas 2017/9005 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2015/9899 E. , 2017/9005 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, suç eşyasının kabul etmek veya satın almak HÜKÜM : Mahkumiyet
Tekerrüre esas geçmiş hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 1-)Sanık hakkında “suç eşyasını kabul etmek veya satın almak” suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 2-)Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; a-)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 E., 2014/202 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK’nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişinin de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği cihetle; somut olay değerlendirildiğinde; farklı tarihlerde düzenlendiğine dair dosyada delil bulunmayan trafik tescil belgelerinin aynı anda ele geçirilmesi nedeniyle sanığın eyleminin kül halinde 5237 sayılı TCK"nın 204/1. maddesinde düzenlenen tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı ancak belge sayısı ve çeşitliliğinin TCK"nın 61. maddesine göre temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınabileceği gözetilmeden her bir trafik tescil belgesinin ayrı suç oluşturacağı kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, b-)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.