16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3413 Karar No: 2018/4228 Karar Tarihi: 15.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3413 Esas 2018/4228 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Silahlı terör örgütüne üye olma suçu ile ilgili olarak Ceza Dairesi'nin verdiği mahkumiyet kararına itiraz eden sanık ve müdafii, temyiz başvurusunda bulunmuştur. Ancak, dosya incelendikten sonra temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirlenmiştir. Suçun temadi eden suçlardan olduğu ve yakalanma ile temadi kesildiği belirtilerek, suç tarihinin kararda düzeltilmesi gerektiği ifade edilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanun'un 5/1, TCK'nın 62, 58/9, 53 ve 63 maddelerinden bahsedilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/3413 E. , 2018/4228 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm :TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanun"un 5/1,TCK"nın 62, 58/9, 53, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "23.02.2017" olarak yazılmaması mahallinde düzeltilmesi olanaklı görülmüştür. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 15.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.