14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/51 Karar No: 2016/1927 Karar Tarihi: 22.02.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/51 Esas 2016/1927 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/51 E. , 2016/1927 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.06.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut olaya gelince, dava konusu 64 ada 64 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 103/2400 pay sahibi "... kızı ..." adı yazılı olduğu halde nüfus sicilinde ... olarak kayıtlı bulunduğu anlaşılmıştır. Adı geçen davalının gerekçeli kararda isminin hatalı yazılmasının hükmün infazında tereddüt yaratacağı gibi bu isimlerin aynı kişiye ait olup olmadığı da anlaşılamamıştır. Bu itibarla mahkemece davacıya tapu kaydında idari yoldan düzeltme yaptırması, mümkün olmadığı takdirde tapuda isim tashihi davası açmak üzere yetki ve makul süre verilerek gerekli düzeltme işlemi yapıldıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece, yukarıda belirtilen husus gözetilmeden, dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 22.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.