Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/957 Esas 2018/4217 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/957
Karar No: 2018/4217
Karar Tarihi: 15.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/957 Esas 2018/4217 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üyeliği suçunu işlediğine karar verdi ve bu suç nedeniyle TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63. maddeleri ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verildi. Temyiz edenlerin taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilerek yapılan incelemede, deliller suçun sübuta erdiğini doğruladı. Yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapıldı ve hükme esas alınan tüm deliller hukuka uygun olarak elde edildi. Kararda anılan kanun maddeleri şu şekildedir:
- TCK'nın 314/2 maddesi (Silahlı terör örgütüne üyelik)
- TCK'nın 62. maddesi (Suçun niteliğine göre cezalandırılması)
- TCK'nın 53. maddesi (Cezanın tahmini ve belirlenmesinde göz önüne alınacak hususlar)
- TCK'nın 58/9. maddesi (Suçtan zarar görenlerin zararlarının karşılanması)
- TCK'nın 63. maddesi (Mükerrir hallerinde cezanın ağırlaştırılması)
- 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi (Terör örgütlerinin faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarda verilecek cezalar)
16. Ceza Dairesi         2018/957 E.  ,  2018/4217 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63. maddeleri ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Tanığın aşamalarda değişmeyen ve ayrıntı içeren istikrarlı beyanları ve toplanan diğer deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanığın Bylock kullanıp kullanmadığının tespiti için tespit ve değerlendirme raporunun beklenmemesi sonuca etkili görülmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 15.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.