
Esas No: 2013/9531
Karar No: 2014/2282
Karar Tarihi: 25.03.2014
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/9531 Esas 2014/2282 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bozüyük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mah. Sıf.)
TARİHİ : 26/09/2013
NUMARASI : 2013/247-2013/291
Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve iflas davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, sözleşmeden doğan alacağın tahsili için davalı aleyhine İstanbul 13. İcra Müdürlüğü"nün 2004/14466 Esas sayılı dosyası ile icra takibine giriştiklerini, borcun ödenmemesi üzerine takibinin iflas yoluna çevrildiğini ve davalının itirazı üzerine durduğunu, sonrasında alacağın fer’ilerinin de eklenmesi suretiyle bu kez Bozüyük İcra Müdürlüğü"nün 2007/1 Esas sayılı dosyasından iflas ödeme emri gönderildiğini, borçlunun bu ödeme emrine de itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasına ve davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takip yolunu değiştirme talebinin yasal süresinden sonra yapıldığını, ikinci takibin mükerrer nitelikte olduğunu, alacağın dayandırıldığı cari hesap sözleşmesinin müvekkiline gönderilmediğini, cari hesaba dayalı alacağın zamanaşımına uğradığını, ilk takipte seçimlik hakkının Türk Lirası yönünde kullanıldığını, ikinci takipte Euro istenemeyeceğini, önceki tahsilâtların borçtan düşülmediğini savunarak, davanın reddine ve davacının %40 oranında kötüniyet tazminatına mahkûmiyetine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, uyulmasına karar verilen Dairemizin 02.11.2012 tarih ve 2843 E., 6352 K. sayılı kesin bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; iflas davasının, iflas ödeme emrinin borçluya tebliğini izleyen bir yıl içinde açılması gerektiği, alacaklının bu süre içinde dava açmak yerine yeni bir takip yapamayacağı, ancak sürenin dava açılmadan geçirilmesi halinde yeni takibin yapılabileceği, itirazın kaldırılması ve iflas davası açılmadığı hallerde, sözü edilen bir yıllık süre dolmadan, davacı alacaklının Bozüyük İcra Müdürlüğü"nde ikinci bir takip yapmasına yasal olanak bulunmadığı, davacının, davalı borçlunun İstanbul İcra Müdürlüğü"nün yetkisine yönelik itirazını kabul ederek, dosyanın Bozüyük’e gönderilmesini ve buradan yeni ödeme emri tebliğini istemediği ya da yasal süresi içinde İstanbul’da dava açmadığı, bütün bunların yerine derdest ve itiraza uğramış bir takip varken, ikinci takibe giriştiği, yasal geçerliliği bulunmayan ve borçlu tarafından derdestlik hususunda açıkça itiraz konusu edilen ikinci takibe dayalı olarak iflas kararı verilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.03.2014 tarihinde oybirliğiyle kabul edildi.