(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2020/1816 E. , 2020/7539 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının hak kazandığı toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının işverence eksik ödendiğini ileri sürerek 15/11/2011 tarihi ile dava tarihi arasında toplu iş sözleşmesine göre hak kazandığı alacaklar ile 6772 sayılı Kanundan doğan ilave tediye alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemizin husumet noktasındaki bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, yasal süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının toplu iş sözleşmesi ile kanundan doğan bir kısım alacakları bilirkişi raporunda hesaplanmış, mahkemece rapor doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Davalı taraf yargılama sırasında, belediyelerin İdareye devredilen personeline ait 2012-2013-2014 yıllarındaki ikramiyeleri ile 16/03/2014-31/03/2014 tarihleri arasındaki 16 günlük ücreti toplamı olan 4.065,03-TL’yi 16/02/2015 ve 15/03/2015 tarihlerinde davacının ... hesabına ödendiğini ileri sürmüş ise de, mahkemece yapılan ödemelerde açık bir şekilde ödemenin hangi tarihe ait olduğunun belirtilmediği ve davalı ... Genel Müdürlüğünün itirazına konu 2012 yılına ait ödemenin, aynı mahkemede aynı davacı tarafından (15.10.2012-31.03.2014 dönemine ilişkin alacak talebi ile) açılan 2019/67 esas sayılı dosyada değerlendirildiği gerekçesiyle savunmaya itibar edilmemiştir.
Esasen eldeki davada davacının talebi, 15/11/2011-14/10/2012 (dava tarihi 17/10/2012 dir) tarihleri arasındaki ücret farkı ile ilave tediye alacaklarının tahsiline ilişkin olup, dosya kapsamından davacının bir önceki döneme ilişkin (15/03/2009 – 01/12/2011 dönemi) aynı talepleri içeren davasında, mahkemece davacının 16.856,78 TL ücret farkı alacağı ile 6.684,99 TL ilave tediye alacağına hak kazandığı sonucuna varılmış, söz konusu karar Dairemizce onanarak kesinleşmiştir. (Dairemizin 2020/713 E. sayılı dosyası). Hal böyle olunca eldeki davada, kesinleşen dava dosyası içeriği ve kesinleşen ücret miktarları dikkate alınmadan sonuca gidilmesi isabetsizdir. Kesinleşen dosya getirtilmeli, söz konusu dava dosyası içindeki bilirkişi raporunda belirlenen dönemsel ücret miktarları dikkate alınarak davacının alacakları hesaplanmalı, mükerrer hesaplama yapılmamasına özen gösterilmelidir.
Davacının bir sonraki döneme ilişkin alacak talepleri yönünden ise, aynı mahkemenin 2019/67 esasına kayıtlı davanın açıldığı, söz konusu davanın derdest olduğu, gerekçeli kararda açıkça ifade edilmiştir. Davalının eldeki dosyada ileri sürdüğü ödeme itirazı 2012 yılına ilişkin olup, bu davada 14/10/2012 tarihine kadar olan alacakların tahsili, mahkemenin 2019/67 esasına kayıtlı davada ise 14/10/2012 tarihinden sonraki döneme ilişkin alacakların tahsili talep edilmiştir. Şu halde, davalının 2012 yılına ilişkin ödeme itirazının her iki dava dosyasına ilişkin olma olasılığı bulunmaktadır. Bu itirazın isabetli şekilde değerlendirilebilmesi her iki dosyanın birlikte incelenmesinde fayda vardır.
Davacının farklı dönemlere ilişkin aynı türdeki alacak talepleri yönünden sağlıklı bir yargılama yapılabilmesi için, hem önceki dönem alacaklarına ilişkin kesinleşen dava dosyasının bu dosya içine alınması, hem de henüz kesinleşmeyen sonraki dönem alacak taleplerine ilişkin dosyanın bu dosya ile birleştirilmesi gerekmektedir. Böylece gerek talep edilen alacakların doğru ve mükerrer olmayacak şekilde hesaplanması, gerekse davalının ödeme itirazının yöntemince değerlendirilebilmesi mümkün olacaktır. Mahkemece belirtilen bu hususlar gözetilmeden yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.