Esas No: 2021/15982
Karar No: 2022/5664
Karar Tarihi: 14.04.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/15982 Esas 2022/5664 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/15982 E. , 2022/5664 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Katılan vekili, İstinaf Cumhuriyet Savcısı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK’nın 288. maddesinin “Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.”, aynı Kanunun 294. maddesinin “Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.” ve aynı Kanunun 301. maddesinin “Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlıklardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.” şeklinde düzenlendiği de gözetilerek katılan şirket vekilinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü sebeplere yönelik yapılan incelemede,
Oluş ve dosya kapsamına göre; sanığın suç tarihinden yaklaşık 7 ay önce çalışmış olduğu katılan Mercedes Benz Türk A.Ş'ye ait fabrikadan kendi isteği ile ayrıldığı, sanığın işten ayrıldıktan sonra kıdem tazminatı talebinde bulunduğu, sanığın bu talebinin işyerinden kendi isteği ile ayrılması nedeni ile reddedildiği, sanığın suç tarihinden önce kıdem tazminatı konusunda görüşmek üzere telefonla fabrikayı arayarak Personel Müdürü ile görüşmek istediği, telefondaki şahsın kendisine döneceğini söylemesine rağmen dönmediği, sanığın kendisini arayan kimsenin olmaması üzerine adli emanetin 2014/1652 sırasında kayıtlı Lion marka yarı otomatik av tüfeğini ve yanında 20 adet dolu fişeği evden alarak Mercedes Fabrikasına gittiği, Mercedes Fabrikasının girişinde özel güvenlik görevlisi olarak çalışan müşteki ...'e av tüfeğini doğrultarak, personel şefi ... ile görüşeceğini, akli dengesinin yerinde olmadığını belirterek "Seni vurursam bana birşey olmaz, şakam yok, seni rehin alıyorum, silahını çıkar masaya bırak" şeklinde sözler söyleyerek mağdur ...'in katılan şirket tarafından görevi sebebiyle verilen tabancasını masaya bıraktırdığı, mağdurun masaya bıraktığı tabancayı sanığın alarak mermiyi namlunun ağzına verdiği ve kontrol ettiği sırada silahın yere doğru bir el ateş aldığı, daha sonra tabanca ve av tüfeğini müşteki ...'e doğrultarak ellerini havaya kaldırtmak sureti ile önünde fabrikadaki idari bina içerisine doğru yürüttüğü, sanığın mağdur ...'i bu şekilde götürdüğü sırada mağdur ...'ın durumu görerek sanığı ikna etmek için postabaşı ofisine götürdüğü, sanığın bu sırada müşteki ...'i kendi iradesiyle serbest bıraktığı, sanığın müşteki ...'a fabrika müdürü ile görüşmek istediğini söylediği, müşteki ...'ın sanığı ofise girmeye ikna etmesi üzerine ofiste yardımcısı olan ... ile ikna çalışmalarına başladıkları, daha sonra güvenlik amiri ile birlikte sanığı ikna ederek elinde bulunan tabanca ve av tüfeğini bırakmasını sağladıkları olayda;
Sanığın işyerine gelerek güvenlik görevlisi olan mağdur ...’i hürriyetinden yoksun bırakarak katılan kuruma ait tabancayı silah zoruyla alması eylemini, sağlık sebebiyle ayrılmak durumunda kaldığı işyerinden kıdem tazminatı talebi olduğu ve bu sebeple telefonlarına cevap verilmemesi sebebiyle alacağını konuşmak için katılan şirkete geldiğine dair beyanları karşısında; sanığın hukuki alacağı olup olmadığı araştırılıp sonucuna göre yağmanın daha az cezai gerektiren hali olan 5237 sayılı TCK'nın 150/1. maddesinde düzenlenen hukuki alacağı tahsil amacıyla tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağının tespiti yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve İstinaf Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK'nın 304/2-a maddesi uyarınca yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın ... 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmesine, 14.04.2022 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Sanığın katılan Mercedes Benz Türk A.Ş'ye ait fabrikada çalıştığı, yaklaşık 7 ay önce kendi isteği ile işten ayrıldıktan sonra kıdem tazminatı talebinde bulunduğu, sanığın bu talebinin işyerinden kendi isteği ile ayrılması nedeni ile reddedildiği, suç tarihinden önce kıdem tazminatı konusunda personel müdürüyle görüşmek amacıyla telefonla fabrikayı aradığı ancak ulaşamadığı, kendisine dönüş yapılacağı söylenmesine rağmen arama yapılmadığı, sanığın kendisini arayan kimsenin olmaması üzerine adli emanetin 2014/1652 sırasında kayıtlı Lion marka yarı otomatik av tüfeğini ve yanında 20 adet dolu fişeği evden alarak Mercedes Fabrikasına gittiği, fabrikanın girişinde özel güvenlik görevlisi olarak çalışan mağdur ...'e av tüfeğini doğrultuktan sonra personel şefi ... ile görüşmek istediğini, akli dengesinin yerinde olmadığını belirterek "Seni vurursam bana birşey olmaz, şakam yok, seni rehin alıyorum, silahını çıkar masaya bırak" şeklinde sözler söylediği, mağdur ...'in katılan şirkete ait olup görevi sebebiyle kendisine verilen tabancasını masaya bıraktığı, mağdurun tabancayı alarak mermiyi namlunun ağzına verdiği ve kontrol ettiği sırada silahın yere doğru bir el ateş aldığı, daha sonra tabanca ve av tüfeğini mağdur ...'e doğrultarak ellerini havaya kaldırmasını sağladığı ve fabrikadaki idari bina içerisine doğru yürüttüğü, sanığın mağduru bu şekilde götürdüğü sırada mağdur ...'ın olaya müdahil olup sanığı ikna etmek için postabaşı ofisine götürdüğü, sanığın bu sırada mağdur ...'i serbest bıraktığı, sanığın bu kez mağdur ...'a fabrika müdürü ile görüşmek istediğini söylediği, mağdur ... ve tanıkların sanığı ikna ederek elinde bulunan tabanca ve av tüfeğini bırakmasını sağladıklarının anlaşılması karşısında sanığın eyleminin TCK'nın 149/1-a, d maddelerinde tanımlanan yağma suçunu oluşturduğu kanaatinde olduğumdan, istinaf incelemesi sonucunda beraate ilişkin yerel mahkeme kararının esastan reddine dair kararın bu gerekçeyle bozulması gerektiğinden sayın çoğunluğun bozma gerekçesine iştirak etmiyorum.