12. Ceza Dairesi Esas No: 2018/183 Karar No: 2018/4361 Karar Tarihi: 16.04.2018
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/183 Esas 2018/4361 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vererek davacıya 9.372,67 TL maddi ve 19.999,00 TL manevi tazminat verilmesine hükmetmiştir. Ancak davalı tarafın temyizi üzerine yapılan incelemede, kararın başlığında yer alan \"koruma tedbirleri nedeniyle tazminat\" ibaresi yerine \"yakalama veya tutuklama sonrası kyo veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat\" ibaresinin kullanılması gerektiği kabul edilmiştir. Davacının tutuklama ve tahliye durumuna ilişkin belgelerin dosyaya eklenmemesi nedeniyle davacının hukuki durumunun tayin edilememesi ve her bir koruma tedbiri dönemi için ayrı ayrı maddi tazminat miktarları belirlenip, belirlenen her bir tazminat miktarına ilişkin olduğu koruma tedbiri tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gözetilmeden karar verildiği belirtilmiştir. Bu nedenle kararın bozulmasına hükmedilmiştir. Kararda, uygulanan kanun maddeleri 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi olarak belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2018/183 E. , 2018/4361 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeni ile tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 9.372,67 TL maddi, 19.999,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli karar başlığında "koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" yerine "yakalama veya tutuklama sonrası kyo veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat" ibaresine yer verilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı, olarak kabul edilmiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Davacı ile ilgili yakalama, gözaltı, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri de dosya içine alınarak, davacının hangi suçtan veya suçlardan tutuklandığı, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ilgili ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle davacının tutuklama ve tahliye tarihleri ile infaz edilen süre ile suç bilgisinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi sonrasında davacının tutuklu kaldığı suç ile ilgili ceza dava dosyasının akıbetinin ve davacı (sanık) hakkında verilip kesinleşen beraat, mahkumiyet, erteleme veya düşme kararı bulunup bulunmadığının araştırılarak sonucuna göre davacının hukuki durumunun tayin ve tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kabule göre; Davacı hakkında farklı dönemlerde gözaltına alma ve tutuklama koruma tedbiri uygulandığı dikkate alınarak, her bir koruma tedbiri dönemi için ayrı ayrı maddi tazminat miktarları belirlenip, belirlenen her bir tazminat miktarına ilişkin olduğu koruma tedbiri tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak, BOZULMASINA, 16/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.