Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/37939 Esas 2019/7489 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."nun yetkilisi olduğu şirket adına suça konu çeki ileride geçersizliğini oluşturmak amacıyla kendisi yerine başkasına imzalatarak diğer sanıklar...ve ... vasıtasıyla piyasaya sürdüğü, bu suretle sanıkların iştirak halinde geçersiz olduklarını bildikleri suça konu çeki katılana vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia edilen olayda; sanıklar savunması, katılan beyanı, noter belgeleri, bilirkişi raporu, çek incelemesi ile dosya kapsamından sanık ..."nun yetkilisi olduğu şirket adına sanık ..." e Bakırköy ... Noterliğinin 12/03/2008 tarihli düzenleme şeklindeki vekaletname ile açık şekilde diğer yetkilerin yanında şirket adına çek keşide etme yetkisini verdiği, bu vekaletnameye istinaden sanık ..."in suça konu çeki şirket adına keşide etme yetkisinin bulunduğu, sanık ..."in keşidesini ve borcu kabul ettiği, böylece çekte herhangi bir sahteciliğin bulunmadığı, sanık ..."nın çekte herhangi bir imzasının ve ilgisinin bulunmadığı, katılan ile sanık ... arasındaki alışverişe aracılık ettiği, suça konu çekin sahih çek olduğu, çekin karşılıksız çıkmasından dolayı katılan ile sanıklar arasında hukuki ihtilaf bulunduğu gerekçesiyle sanıkların savunmalarını aksini gösterir cezalandırmalarını gerektirecek derecede kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği ve taraflar arasındaki ihtilafın hukuki mahiyette bulunduğuna yönelik mahkemece verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılama sonunda, sanıkların savunmalarını aksini gösterir cezalandırmalarını gerektirecek derecede kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği ve taraflar arasındaki ihtilafın hukuki mahiyette olduğu gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ve eylemlerin suç teşkil ettiğine, eksik incelemeye, delillerin takdirine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 02/07/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.