Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1772
Karar No: 2010/5299
Karar Tarihi: 04.11.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/1772 Esas 2010/5299 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/1772 E.  ,  2010/5299 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ... ile Hazine ve Kabacık Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Bozova Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 11.11.2009 gün ve 171/385 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Davacı vekili, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle dava dilekçelerinde mevkii ve sınırları yazılı kadastro çalışmalarında tesbit dışı bırakılan iki parça taşınmazın vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, zilyetlik koşullarının oluşmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, teknik bilirkişinin 30.10.2009 tarihli rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 20196,05 m2 ve B harfi ile belirlenen 17186,25 m2 taşınmaz bölümlerinin davacı adına tesciline; C harfi ile işaretlenen 4065,64 m2 taşınmaz bölümü bakımından açılan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hükmün, kabule ilişkin bölümü davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir. Kadastro Müdürlüğünün karşılık yazısına göre dava konusu taşınmaz 1975 yılında yapılan kadastro çalışmalarında 766 sayılı Tapulama Yasasının 2.maddesi gereğince tesbit dışı bırakılmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde, taşlık niteliğiyle tesbit dışı bırakılan taşınmazların imar-ihya ve zilyetlik nedeniyle tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili, kazanma koşullarının oluşmadığını bildirmiştir. Dava konusu taşınmazın, dava tarihinden geriye doğru 20-25 yıldır tarım arazisi vasfıyla davacının zilyetliğinde olduğunun yerel bilirkişi ve tanıklar, teknik bilirkişinin rapor ve krokisinde A ve B harfi ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin ziraat arazisi olduğunun ziraatçı bilirkişi tarafından ifade edilmesi üzerine davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır.
    Dava konusu taşınmazların tesbit dışı bırakılma tarihindeki niteliğine göre, imar-ihyaya muhtaç bulunan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Bu nitelikte yerler ancak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesinde belirtilen koşullar altında para ve emek sarfedilmek suretiyle kültür arazisi haline getirilerek ve bu olgunun tamamlandığı tarihten itibaren koşullarına uygun şekilde 20 yıldan fazla süre ile zilyetliğin sürdürülmüş olması halinde edinilebilir. Mahkemece, davaya konu taşınmazlarda imar-ihya çalışmalarının yapılıp yapılmadığı hususu yerel bilirkişi ve tanıklardan yeterince sorulmadığı gibi, keşif mahallinde alınan beyanlara göre de dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan taşların halen zaman zaman toplandığı açıklanmıştır. Her ne kadar hava fotoğrafları getirtilmişse de, uygulama keşif mahallinde uzman bilirkişiler vasıtasıyla yapılmamıştır. Ayrıca, ziraatçı bilirkişinin raporu da taşınmazın niteliğinin belirlenmesi bakımından yeterli bulunmamaktadır.
    Mahkemece yapılacak iş; dava konusu taşınmazlar başında yerel, teknik, harita ve fotogrametri mühendisleri, fotoğrafçı ve ziraat yüksek mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılması, bilirkişiler ve tanıkların HUMK.nun 258.maddesi hükmü gereği davetiye ile çağrılarak, aynı kanunun 259. maddesi uyarınca nizalı taşınmazlar başında dinlenilmeleri, dava konusu taşınmazların öncesi itibariyle niteliği, taşınmazlarda imar-ihya çalışması yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa ne zaman başlanıldığı, nasıl yapıldığı, hangi tarihte tamamlandığı ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü hususlarının kendilerinden sorulması; tescili istenen taşınmaz bölümlerine komşu parsellere ait kadastro tutanak ve ekleri ile bu parsellere revizyon gören dayanak tapu ve vergi kayıtlarının getirtilerek davalı yönleri ne olarak gösterdiklerinin belirlenmesi, memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre bu yerde en erken hangi tarihten itibaren ihya olgusunun tamamlanarak ve zilyetliğe başlanarak tarım arazisi olarak tasarruf edildiğinin saptanması, harita ve fotogrametri mühendisinden bu hususta gerekçeli ve denetime elverişli nizalı taşınmaz bölümünün hava fotoğrafı üzerindeki konumunu gösterir rapor ve kroki, ziraatçı uzman bilirkişiden gerekçeli, taşınmazın niteliğini belirtir ve komşu taşınmazlarla mukayeseli şekilde ayrıntılı rapor alınması, tescil konusu taşınmazların niteliğinin belirlenmesine esas olmak üzere dava konusu taşınmaz bölümlerini ve çevresini içine alan resimlerin HUMK.nun 366.maddesi hükmü uyarınca fotoğrafçı bilirkişi tarafından çekilip usulen onaylandıktan sonra dosya arasına konulması, teknik bilirkişinin krokisi eklenerek dava konusu A harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün paftada 196 nolu parsel dahilinde gösterilip, bilahare üstü çizilerek tespit dışı bırakılan yerlerden olduğu bildirildiğinden bu hususa ilişkin belgelerin ve nizalı taşınmaz bölümünün tapuya kayıtlı yerlerden olup olmadığının tereddüte yol açmayacak şekilde tesbiti buna yönelik durumun Kadastro ve Tapu Sicil Müdürlüklerinden sorulması ondan sonra toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir.
    Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün kabule ilişkin bölümünün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi