11. Hukuk Dairesi 2015/8555 E. , 2016/3561 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ..ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/02/2015
NUMARASI : 2013/609-2015/65
Taraflar arasında görülen davada ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/02/2015 tarih ve 2013/609-2015/65 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, ...Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/454 Esas 2012/90 Karar sayılı ilamı gereğince ..... Vakfı"nın TMK"nın 116/1. maddesi uyarınca sona erdirilerek vakfın mal varlığının müvekkiline devrine karar verildiğini, söz konusu mahkeme ilamına dayanak bilirkişi raporunda vakfın davalı ...A.Ş"den 8.568,78 TL alacağı olduğunun tespit edildiğini, aynı bilirkişi raporunda davalı şirketlerin uhdesinde bulunan müvekkiline devredilen vakfa ait hisselere de yer verildiğini, ileri sürerek müvekkiline devredilen vakfa ait olan ve davalılar uhdesinde bulunan vakfa ait hisselerin ve alacağın tespiti ile bu hisselerin müvekkiline iadesine, olmadığı taktirde bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ... A.Ş. ve ...A.Ş. vekili davanın reddini istemiş diğer davalılar tebligata rağmen duruşmaya iştirak etmedikleri gibi davaya cevap da vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketlerin uhdesinde fiziki hisse senedi bulunmadığından hisse senetlerinin iadesinin mümkün olmadığı, davacının pay sahipliğini, ...A.Ş"den ve davalı şirketlerin merkezlerinin bulunduğu ticaret sicil müdürlüklerinden sormak suretiyle tespit edebileceği, bu nedenle dava açmakta hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, mahkeme kararıyla tüzel kişiliği sonlandırılan dava dışı vakfa ait hisselerin ve alacağın fesih kararı uyarınca davacıya ait olduğunun tespiti, hisselerin, bu olmadığı taktirde bedellerinin davacıya devri ve devir nedeniyle davalı şirketten olan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
./..
Somut olayda; ...Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/454 esas 2012/90 karar sayılı ilamıyla dava dışı .... Vakfı TMK"nın 116/1. maddesi uyarınca tüzel kişiliği sonlandırılıp vakfın malvarlığının davacıya devrine karar verilmiş, bu karar uyarınca davacı tarafından devredilen vakfa ait hisseler ve alacak üzerinde hak sahibi olunduğu iddiasıyla iş bu dava açılmışıtır.
HMK"nın 114/1-d maddesi uyarınca tarafların taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartı netiliğinde olup mahkemece resen gözetilecek hususlar arasındadır. Vakfın sona ermesi halinde tasfiyeden arta kalan mal ve hakların intikalini düzenleyen 5737 sayılı Vakıflar Kanunu"nun 27. ve Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kuralan Vakıflar Hakkında Tüzüğün 19, 22 ve 33 maddeleri uyarınca mahkeme kararıyla sona erdirilen vakfın, borçlarının tasfiyesinden arta kalan mal ve hakların devri mümkündür. Nitekim dava dışı vakfın sonlandırılmasına dair karar davacı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi"nce açıklanan bu düzenlemeler uyarınca kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. Bu durum karşısında davacı devir kararıyla birlikte doğrudan doğruya sona erdirilen vakfa ait mallar üzerinde hak sahibi olmayıp ancak sona erdirilen vakfın bütün borçlarının ödenmesi ve alacaklarının tahsilinden sonra arta kalan bakiye üzerinde hak sahibi olacaktır. Dosya kapsamından sona erdirilen vakfın yukarıda açıklanan kanun ve tüzük hükümleri uyarınca tasfiye işlemlerinin yapıldığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece sona erdirilen vakfın malvarlığının tasfiye edilip edilmediği, davacı tarafından dava konusu yapılan hisselerin ve alacağın tasfiyeden sonra arta kalan bakiye olup olmadığı bu kapsamda davacının dava tarihi itiariyle taraf ve dava ehliyetine sahip olup olmadığı araştırılarak hasıl olacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2-Kabule göre de; davacı tarafından malvarlığı davacıya devredilen vakfın davalı ...A.Ş"den 8.568,78 TL alacağı bulunduğu belirtilmek suretiyle bu alacağın davalıdan tahsili isteminde de bulunulmuştur. Mahkemece davacının bu yöndeki talebine ilişkin karar gerekçesinde herhangi bir açıklamaya yer verilmeksizin reddi de doğru olmamış, kararın bu nedenle de temyiz eden davacı yarına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına bozulmasına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 04/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.