11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/14693 Karar No: 2017/8878 Karar Tarihi: 13.12.2017
Sahte özel evrak tanzimi - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/14693 Esas 2017/8878 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sahte özel evrak tanzimi suçu nedeniyle hüküm verilen sanık hakkında, daha önce açıklanmamış olan hüküm geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten sonraki suçun işlenmesiyle ilgili olarak dava zamanaşımının durduğunu belirtmiştir. Ancak, sanık temyiz itirazlarına karşılık olarak, suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCY'nin 102/4 ve 104/2 maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının hükümden önce gerçekleştiğini vurgulamıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı bozmuş ve sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar vermiştir. Kanunlar: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun 9, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu 102/4 ve 104/2, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 223/8, 5320 sayılı Kanun 8/1, 1412 sayılı CMUK 321 ve 322.
11. Ceza Dairesi 2017/14693 E. , 2017/8878 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte özel evrak tanzimi HÜKÜM : Mahkumiyet
5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesi hükmü uyarınca 28.03.2003 olan suç tarihinden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 06.05.2010 tarihine kadar bazı kesintilerle dava zamanaşımı süresinin işlediği, bu tarihten sonra denetim süresi içinde işlenen kasıtlı suçtan dolayı verilen ve 06.12.2016 tarihinde kesinleşen mahkumiyet hükmü nedeniyle ihbar üzerine dosyanın yeniden ele alındığı, böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 06.05.2010 tarihinden itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suçun suç tarihi olan 07.01.2014"e kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının hükümden önce gerçekleştiği anlaşılmış (HAGB kararından sonra işlenen suç tarihine kadar olan süre toplam süreden çıkarıldığında), sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılara karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 13.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.