23. Hukuk Dairesi 2013/6887 E. , 2014/2192 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 18. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/04/2013
NUMARASI : 2011/181-2013/123
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatiften 18.885,00 TL kredi çektiğini, kredi taksitlerini ödeyemeyince davalı kooperatif tarafından aleyhine icra takibi yapıldığını, daha sonra 31.03.2009 tarihinde taraflar arasında imzalanan yapılandırma sözleşmesine göre borç tutarının 18.899,01 TL"ye indirildiğini, bu bedelin taksitlerle ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ancak bu taksitleri de ekonomik güçlükler nedeniyle gününde ödeyemediğini, sonrasında yaptığı toplam ödemenin 43.681,00 TL olduğunu, yapılandırma sözleşmesinde kararlaştırılan miktardan çok daha fazlasını ödediğini, uygulanan faiz miktarının fahiş olduğunu, protokolde taksitlerin gününde ödenmemesi halinde yapılandırmanın geçerli olmayacağına ilişkin hüküm bulunmadığını ileri sürerek, 16.861,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren kısa vadeli kredi avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın istirdat istemine ilişkin olup bir yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, ayrıca davacı tarafla yapılan borç yapılandırma sözleşmesinin TESKOMB Genelgesi uyarınca yapıldığını, bu genelgede üstüste üç taksidin ödenmemesi halinde yapılandırmanın iptali ile borcun tahsiline devam edileceğinin düzenlendiğini, sözleşmenin 3. maddesinde borçlu hakkındaki icra takibinin ödemenin devamı müddetince duracağının belirtildiğini, davacının borcuna uygulanan faizlerin TESKOMB"un Halk Bankası ile yaptığı sözleşmeye göre ve bankaca uygulanan faiz oranlarına göre tespit edildiğini savunarak, davanın reddini ve %40"dan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsilini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının davalı kooperatiften kredi kullandığı, kredi borcunu ödeyememesi nedeniyle aleyhine kooperatif tarafından Ankara 3. İcra Müdürlüğü"nün 2008/18486 Esas ve Ankara 2. İcra Müdürlüğü"nün 2009/17343 Esas sayılı dosyaları ile icra takibinde bulunulduğu, bu arada TESKOMB genelgesine göre tarafların 31.03.2009 tarihinde borcu yapılandırmak amacıyla sözleşme imzaladıkları, buna göre davacının toplam borcunun 18.899,01 TL olarak tespit edilip, bu miktarı taksitler halinde ödemesinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin
TESKOMB"un 10.03.2009 tarih ve 2009/1 sayılı genelgesine istinaden düzenlendiğinin sözleşmede belirtildiği, sözleşmenin 3. maddesine göre ise; bu sözleşmede kararlaştırılan taksitlerin ödemeleri devam ettiği müddetçe borçlu hakkındaki icra takiplerinin durdurulacağının kararlaştırıldığı, sözleşmenin atıfta bulunduğu 2009/1 sayılı genelgede borçlunun üstüste üç taksidi ödememesi halinde yapılandırmasının iptal edilerek borcunun tahsili cihetine gidileceğinin belirtildiği, davacı borçlunun yapılandırma sözleşmesinde belirtilen taksitleri ödeyememesi üzerine yapılandırmanın iptal edilip icra takiplerine devam edildiği, bu durumun taraflar arasındaki sözleşme ve bu sözleşmenin dayandığı genelge hükümlerine uygun olduğu, 05.08.2010 tarihli belgedeki ödemenin istek üzerine verilen mükerrer belge olduğundan hesaba dahil edilmemesi gerektiği, Ankara 3. İcra Müdürlüğü dosyasına yapılan 1.954,95 TL fazla ödemenin 17.08.2010 tarihinde yapıldığı, Ankara 2. İcra Müdürlüğü dosyasına yapılan fazla ödemenin 560,59 TL olduğu, bunun 355,59 TL"sinin 07.09.2010 tarihinde, 205,00 TL"sinin ise 22.09.2010 tarihinde ödendiği, davacı tarafın yaptığı fazla ödemelerin tarihlerinin 17.08.2010, 07.09.2010 ve 22.09.2010 olduğu, davanın ise 19.01.2011 tarihinde açılması nedeniyle bir yıllık hak düşürücü sürenin dolmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin ticari olmadığı, davalı tarafın sosyal amaçlı olarak esnaflara düşük faizli kredi vermek amacıyla kurulan kooperatif olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile fazla ödemelerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, davalıdan alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.