17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3200 Karar No: 2018/7633 Karar Tarihi: 11.9.2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3200 Esas 2018/7633 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/3200 E. , 2018/7633 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalılar ... ve ... aleyhine takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını, dava konusu taşımazlarını diğer davalı ..."a düşük bedel ile sattıklarını belirterek, bu tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, taşınmazların gerçek değerleri ile tapudaki satış bedeli arasında fark olduğu taşınmazları satan vekillerin aynı olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun İptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ..."in aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davalarında 3.kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi ya da davaya dahil edilmekle birlikte iyi niyetli olduğunun anlaşılması halinde İİK’nın 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüşen davada üçüncü kişinin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerekir.Öte yandan dava koşullarından olan taraf teşekkülü yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gereken bir husustur. Dosya içerğinden, davalı üçüncü kişi ... dava konusu 103 ada 2 parseli 25.02.2008 tarihinde dava dışı ...sattığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece davacıdan anılan bu şahıslara davayı yöneltip yöneltmeyeceği yada bedele dönüştürüp dönüştürmeyeceği sorularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Karardan sonra ortaya çıkan ve resen dikkate alınması gereken bu durum nedeni ile ve kararın bu hali ile infaz kabiliyetide bulunmayacağından bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 11.9.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.